Connect with us

Dünyanın Sonu Nasıl Gelecek, Ay Yok Olursa Ne Olur?

Ay

81 milyon milyar ton toz ve kaya kütlesinden oluşan 384 bin kilometre uzaklıktaki uydumuz.

Sıcaklığı gündüzleri 122, geceleri ise eksi 233 derece arasında değişiyor.

Dünyadan çok daha küçük olmasına rağmen Ağrı Dağı kadar yüksekliğe sahip dağlar var. Bu haliyle hiç de misafirperver değil.

Yakın zamana kadar nasıl oluştuğu ile ilgili çok az bilgiye sahiptik, fakat şu an biliyoruz ki günümüzden dört buçuk milyar yıl önce Theia ismindeki bir gezegenin Dünya ile çarpışmasından kopan parçaların milyonlarca yıl içerisinde birleşmesiyle meydana geldi.

Saatte 40 bin kilometre hızla ilerleyen Thiea ile Dünya’nın çarpışması o kadar büyüktü ki bir milyon megatron atom bombasına eşit bir güç üretmiştir.

Bu güne kadar sadece 12 kişi ayın üzerinde yürüyebildi ve 1972’den beri kimse Ay’a gitmedi.

Ay bizden her yıl yaklaşık 4 santim uzaklaşmaktadır.

Advertisement

Peki ya binlerce yıldır romantizmin ve gizemin sembolü olan Ay kaybolursa ne olur?

Bir gece gökyüzünü izlediğinizi farzedin. Ay olması gereken yerde değil. Küçük bir şaşkınlık yaşasak da belki bulutların arkasında kaldığını düşünüp önemsemeyeceğiz. Fakat zaman içinde bu kayboluşun ölümcül etkilerini hissetmeye başlayacağız.

Ay’ın çekim gücü nedeniyle dünyamız 23 derecelik bir eğime sahiptir. Bu sayede güneş ışınlarının geliş yönü ve Dünya’nın Güneş etrafındaki dönüşü değiştiği için iklimler günümüzdeki dengesini koruyabilmektedir.

Fakat ay olmasaydı Dünya sabit bir eksene sahip olmayacak ve tam anlamıyla yalpalamaya başlayacaktı. Bu da iklimlerin çığırından çıkmasına neden olacaktı. Ay’ın olmadığı bir evrende gündüzleri Türkiye’de ortalama sıcaklık 50 geceleri ise eksi 50 derece arası olacaktı. Dolayısıyla bu değişim insanoğlunun hayatta kalabilmesi ni büyük ölçüde zorlaştıracaktı.

Ama tek sorun bu değil.

Böylesine çılgın bir iklimde, gündüzleri aşırı buharlaşma geceleri ise donma nedeniyle dünyadaki sıvı haldeki su miktarı önemli ölçüde azalacaktı.

Ekvator bölgeleri ise tam anlamı ile kavrulacaktı. Kuzey kutup dairesi aylar süren bir karanlığa gömülecek ve yıllar içindeki sıcaklık değeri ortalama eksi 180 derece olacaktı.

Dünyadaki gelgitlerin yüzde yetmişi ayın çekim gücü nedeniyle gerçekleşmektedir. Artık o olmadığına göre gelgitler de önemli ölçüde azalacak bu da deniz canlılarının büyük bölümünün sonu olacaktı.

Advertisement

Aynı zamanda dünya, eskiye nazaran daha hızlı dönmeye başlayacaktı. Gezegenlerin dönüş hızı ne kadar artarsa bu hızla orantılı olarak rüzgarlarda şiddetlenir. Artık özellikle sahil şeritlerinde yaşamak imkansız olacaktı. Ortalama hızı 160 kilometre olan rüzgarlar aralıksız bir şekilde kıyıları vuracaktı.

Bu durumdan dünyada ilk etkilenecek yerlerden biri, isminin anlamı rüzgarlı şehir olan, Azerbaycan’ın başkenti Bakü olacaktı. Ay olmayan bir evrende rüzgarlı şehir Bakü’deki fırtınalar öyle çok şiddetlenecek ki insanlar hatta arabalar uçmaya başlayacaktı.

Dünyanın hızlı dönmesi günlerinde kısalması demektir. Uzun bir süre sonra artık gezegenimiz öyle bir süratle dönmeye başlayacak ki bir gün sadece 15 saat sürecekti.

Peki vücudumuzda ne gibi değişiklikler olacak. Neler hissedeceğiz?

Hayatta kalabilenler için artık yürümek eskiye göre daha zor olacak, çok enerji kaybedecekti. Birkaç dakikalık yürüyüşten sonra nefes nefese kalmak işten bile olmayacaktı.

Bizden çok sonraki nesillerin boyları da kısalmaya başlayacak, ağırlıkları artacaktı.
Dünyanın dönüş hızının artması yerçekimini de doğru orantıda etkileyecekti. Bunun sonucunda hareket etmek yani yerçekimini yenmek, adım atabilmek normalden daha fazla enerji harcattıracak, aynı çekim gücü boyun uzamasına da engel olmaya başlayacaktı.

“Eskiden bir buz çölü olan Antartika artık bir fırın olacaktı.”

Peki ayın yok olmasının insanlar ve hayvanlar üzerindeki psikolojik etkileri ne olurdu?

Bu soru uzun zamandır bilim adamlarının aklını kurcalıyor. Yapılan araştırmalara göre dolunay zamanında hayvanların daha saldırgan oldukları ortaya çıkmıştır. Bir psikoloji dergisinin 39 bin suç üzerinde yaptığı çalışmada, bu suçların büyük bölümünün dolunay zamanında işlendiği görülmüştür.

Advertisement

Acaba gerçekten binlerce yıldır gizemli olayların nedenlerinden biri olarak gördüğümüz dolunayın öyle bir etkisi var mı?

Ay’ın şekilleri, dünya üzerindeki çekim gücünü etkilemektedir.
Örneğin dolunay zamanında bu çekim gücü en yükseğe ulaşırken, hilal olduğunda azalmaktadır.

Yine 18 bin psikiyatrik hasta üzerinde yapılan incelemede hastaların çoğunun başvuru tarihlerinin dolunay olan günlere denk geldiği bildirilmiştir. Eski çağlarda da dolunay zamanı kurtadamların ortaya çıktığına inanılırdı.
Ay’ın canlıların davranışlarında etkisi olduğu bir gerçektir. Fakat bunun psikolojik nedenlerden mi yoksa dolunayın geceyi aydınlatmasından mı kaynaklandığı tam olarak kesinleşmemiştir. Bu konuda araştırmalar devam ediyor.

Ay’ın bizim için bir koruyucu etkisi de vardır. Asteroitlerin ve diğer gök cisimlerinin önemli bir bölümü Dünya’ya doğru gelirken, Ay’ın çekim gücüne yakalanıp ona çarpmaktalar. Ay’sız bir evrende bu korumadan mahrum kalmış oluruz. Bu durumda dünyaya,olduğundan yüzde yirmi daha fazla gök cismi düşmeye başlar. Bir kaç kilometre büyüklüğe ulaşmış bir meteor Dünya’ya çarptığında insanoğlunun varlığına son verebilir. Tıpkı 65 milyon yıl önce dinozor türüne yaptığı gibi.

Şunu biliyoruz ki Ay’ın yok olmasının bir diğer etkisi ise gezegenimiz üzerindeki önemli bir kuvvet etmeninin kalkmasından ötürü oluşacak yer hareketleridir.

Depremler ve volkanik faaliyetler bir süre için yeryüzünü oyun alanına çevirdikten sonra normale dönmeye başlayacaktı. Yani genel olarak baktığımızda eğer Ay, bir anda kaybolursa bu insanlığın sonu olmayacak fakat Dünya üzerindeki yaşam alanımız önemli ölçüde azalacak ve süreç içinde de görünüşümüz değişmeye başlayacaktı.

Yaşam standartlarımız, hayata bakışımız, belki psikolojimiz, beslenmemiz ayın herhangi bir şekilde yok olması durumunda tamamı ile değişecekti.

Advertisement

Umarım biz ya da bizden sonrakiler böylesine zorlu bir durumla karşılaşmayız. Fakat evrenin sonsuz karanlığında, biliyoruz ki bu hiç olmayacak demek değildir.

Belki çok yakında, belki uzun bir zaman sonra, belki de hiçbir zaman…

About Post Author

Advertisement
Click to comment

You must be logged in to post a comment Login

Leave a Reply

Ekonomi

Fiat Egea rekabette çıtayı yükseltti: Ayda 12.500 liraya sıfır araba

Fiat, otomobil tutkunlarına yönelik yeni bir kampanyayla gündemde! Egea Sedan modeli için başlatılan faizsiz kredi kampanyası, 2025 Ocak ayından itibaren geçerli olacak. Bu kampanya sayesinde, Egea Sedan Easy 1.4 Fire 95 HP GSR modelini faizsiz taksitlerle satın almak mümkün. İşte detaylar!


FIAT EGEA SEDAN: UYGUN FİYATLARLA SIFIR ARAÇ KEYFİ

Fiat’ın yeni kampanyası, özellikle uygun fiyatlarla sıfır kilometre bir otomobil sahibi olmak isteyenler için büyük bir fırsat sunuyor. Ayda sadece 12.500 TL taksitle ve faizsiz kredi imkanıyla Egea Sedan’ı satın alabilirsiniz. Ancak bu kampanya, yalnızca belirli bir model ve versiyon için geçerli. Egea Sedan Easy 1.4 Fire 95 HP GSR modeli, hem ekonomik hem de şık tasarımıyla dikkat çekiyor.


DÖRT FARKLI DONANIM SEÇENEĞİYLE EGEA SEDAN

Fiat Egea Sedan, farklı ihtiyaçlara ve bütçelere uygun dört donanım seviyesiyle sunuluyor. Easy, Urban, Lounge ve Limited olmak üzere dört farklı paket seçeneği bulunan Egea Sedan, her kesimden müşteriye hitap ediyor. Her donanım seviyesi, farklı özellikler ve teknolojik ayrıcalıklar sunuyor. Örneğin, Lounge ve Limited paketlerinde daha üst düzey konfor ve teknoloji özellikleri yer alıyor.


KAMPANYA DETAYLARI: FAİZSİZ KREDİ İMKANI VE SINIRLILIKLAR

Fiat’ın 2025 Ocak kampanyası, hem faizli hem de faizsiz ödeme seçenekleri sunuyor. Faizsiz kredi imkanı, yalnızca Egea Sedan Easy 1.4 Fire 95 HP GSR modeli için geçerli ve 3 Şubat 2025 tarihine kadar devam edecek. Ancak kampanyalı fiyat, metalik boya ve ekstra donanımları kapsamıyor. Bu nedenle, ekstra özellikler isteyen müşterilerin bu detayları göz önünde bulundurması gerekiyor.

Advertisement

KREDİ BAŞVURUSU İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Faizsiz kredi kullanmak isteyenlerin, kredi koşullarının Fiat ve Koç Fiat Kredi tarafından onaylanması gerekiyor. Ayrıca, kampanyalı araçlar sınırlı sayıda olduğu için hızlı hareket etmek önem taşıyor. Fiat bayileriyle iletişime geçerek kampanya detayları hakkında bilgi alabilir ve kredi başvurusu sürecini başlatabilirsiniz.


FIAT EGEA SEDAN’IN ÖNE ÇIKAN ÖZELLİKLERİ

Fiat Egea Sedan, hem tasarımı hem de performansıyla dikkat çeken bir model. 1.4 Fire 95 HP motor seçeneğiyle hem ekonomik hem de çevre dostu bir sürüş deneyimi sunuyor. Ayrıca, geniş bagaj hacmi ve konforlu iç mekanıyla uzun yolculuklar için ideal bir seçenek. Özellikle aileler ve şehir içi kullanıcılar için pratik bir tercih olan Egea Sedan, güvenlik özellikleriyle de öne çıkıyor.


KAMPANYAYI KAÇIRMAYIN: SINIRLI SAYIDA ARAÇ MEVCUT!

Fiat’ın bu özel kampanyası, sınırlı sayıda araç için geçerli. Bu nedenle, Egea Sedan Easy 1.4 Fire 95 HP GSR modeline sahip olmak isteyenlerin hızlı davranması gerekiyor. Ayda 12.500 TL taksitle ve faizsiz kredi imkanıyla sıfır kilometre bir otomobil sahibi olmak için Fiat bayileriyle iletişime geçebilirsiniz.


SONUÇ: FIAT EGEA SEDAN İLE HEM EKONOMİK HEM ŞIK BİR SEÇİM

Advertisement

Fiat Egea Sedan, hem uygun fiyatı hem de sunduğu özelliklerle otomobil severler için cazip bir seçenek. Özellikle faizsiz kredi kampanyası sayesinde, bütçe dostu bir şekilde sıfır kilometre bir otomobile sahip olmak mümkün. Egea Sedan’ın farklı donanım seçenekleri ve geniş özellik yelpazesi, her kesimden müşteriye hitap ediyor. Kampanyayı kaçırmamak için Fiat bayileriyle iletişime geçerek detaylı bilgi alabilirsiniz.

About Post Author

Continue Reading

Ekonomi

Bankada parası olanları üzecek haber

Resmi Gazete’de yayımlanan yeni düzenlemeyle birlikte, mevduat stopaj oranlarında önemli bir artışa gidildi. Bu değişiklik, özellikle bankada parası olan yatırımcıları doğrudan etkileyecek. Yeni düzenlemeye göre, 6 aya kadar vadeli mevduatlarda stopaj oranı %15’e, 1 yıla kadar vadeli mevduatlarda %12’ye, 1 yıldan uzun vadeli mevduatlarda ise %10’a yükseltildi. Bu artış, mevduat yatırımcılarının net faiz gelirlerini düşürürken, yatırım stratejilerini de gözden geçirmelerine neden olabilir.

FAİZLER YÜKSEK AMA NET GETİRİ AZALIYOR

2024 yılının başlarında mevduat faizleri, enflasyonun üzerinde getiri sunuyordu. Ancak Merkez Bankası’nın faiz indirimleri ve stopaj oranlarındaki artış, mevduatın cazibesini azaltmaya başladı. Piyasada hala %35 ile %49.5 aralığında faiz oranları bulunsa da, stopaj kesintileri sonrası net getiriler düşmüş durumda. Özellikle uzun vadeli mevduatlarda faiz oranlarının daha düşük olması, bu vadeyi yatırımcılar için daha az cazip hale getiriyor.

HİSSE SENEDİ FONLARI VERGİ AVANTAJINI KORUYOR

Mevduat ve diğer bazı yatırım araçlarında stopaj oranları artırılırken, hisse senedi fonlarında %0 stopaj uygulaması devam ediyor. Bu durum, hisse senedi fonlarını vergi avantajı arayan yatırımcılar için ön plana çıkarıyor. Ancak para piyasası, borçlanma araçları ve kıymetli maden fonlarında stopaj oranları %15’e yükseltildi. Yatırımcılar, bu değişiklikler karşısında portföylerini yeniden değerlendirmek durumunda kalabilir.

MEVDUAT YATIRIMCILARI İÇİN YENİ STRATEJİLER

Ekonomist Muhammet Bayram, mevduat faizlerinin hala cazip olduğunu belirtse de, hisse senedi fonlarının vergi avantajı nedeniyle daha karlı hale geldiğini vurguluyor. Ayrıca, Kur Korumalı Mevduat (KKM)’nin 2025 sonunda sona erecek olması, yatırımcıların borsaya ve hisse senedi fonlarına yönelimini artırabilir. Uzmanlar, mevduat sahiplerine kısa vadeli (32 günlük) mevduatları değerlendirmelerini ve hisse senedi fonlarını da portföylerine dahil etmelerini öneriyor.

Advertisement

YATIRIMCILAR İÇİN ALTERNATİF YATIRIM ARAÇLARI

Mevduat stopaj oranlarındaki artış, yatırımcıları alternatif yatırım araçlarına yönlendirebilir. Hisse senedi fonlarının yanı sıra, borsa, altın, döviz ve emlak gibi yatırım araçları da değerlendirilebilir. Özellikle hisse senedi fonları, vergi avantajı ve uzun vadede yüksek getiri potansiyeli ile dikkat çekiyor. Ancak yatırımcıların, risk toleransları ve yatırım hedeflerine uygun stratejiler belirlemesi büyük önem taşıyor.

About Post Author

Continue Reading

Ekonomi

Arsa almak mı yoksa ev almak mı mantıklı? Uzmanları net açıkladı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, şubat ayına yönelik toplam 6,8 milyar lira tutarındaki yaşlı ve engelli aylıklarının hak sahiplerinin hesaplarına yatırılmaya başlandığını duyurdu. Bakan Göktaş, sosyal yardımların toplumun her kesimine ulaşmasını sağlamak amacıyla çeşitli destek programlarının yürütüldüğünü belirtti.

YAŞLI VE ENGELLİLERE YÖNELİK DESTEKLER DEVAM EDİYOR

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, yaşlı ve engellilere yönelik kapsayıcı ve düzenli sosyal yardım programları geliştirmeye devam ediyor. Bakan Göktaş, yaptığı açıklamada, sosyal yardımların yalnızca ekonomik destek sağlamakla kalmadığını, aynı zamanda bireylerin sosyal hayata katılımını teşvik etmeye yönelik olduğunu vurguladı. Engelli ve yaşlı vatandaşların toplumsal hayatta daha aktif olmalarını sağlamak adına çeşitli projelerin hayata geçirildiğini belirtti.

TOPLAM 6,8 MİLYAR LİRALIK ÖDEME YAPILDI

Şubat ayı kapsamında gerçekleştirilen ödemelerle ilgili bilgi veren Bakan Göktaş, 3,8 milyar lira yaşlı aylığı ve 3 milyar lira engelli aylığı olmak üzere toplam 6,8 milyar liralık ödemenin hesaplara yatırıldığını açıkladı. Bu ödemelerin vatandaşların temel ihtiyaçlarını karşılamalarına katkı sağlayacağını ifade etti.

SOSYAL YARDIMLARLA BİREYLERİN YAŞAM KALİTESİ ARTIRILIYOR

Bakanlık tarafından sağlanan desteklerin yalnızca maddi yardımla sınırlı olmadığını belirten Göktaş, yaşlı ve engelli bireylerin bağımsız yaşayabilmelerini desteklemek amacıyla sağlık, eğitim ve sosyal hayata katılım alanlarında da çeşitli çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Bu yardımların, bireylerin hayat standartlarını yükseltmeye yönelik kapsamlı bir sosyal hizmet anlayışının parçası olduğunu ifade etti.

Advertisement

ÖDEMELERİN VATANDAŞLARA KATKISI BÜYÜK

Engelli ve yaşlı aylıkları, bireylerin günlük yaşamlarını daha rahat sürdürebilmelerine yardımcı olmayı amaçlıyor. Özellikle ekonomik açıdan zorluk yaşayan vatandaşlara yönelik bu destekler, sosyal devlet anlayışının bir gereği olarak düzenli şekilde sağlanıyor. Bakan Göktaş, yapılan ödemelerin vatandaşlara hayırlı olmasını dileyerek, sosyal yardım programlarının geliştirilerek devam edeceğini vurguladı.

About Post Author

Continue Reading

Kaçırmayın

Gündem3 gün ago

Kadın garsonun yüzüne tabakla vurdu

Londra’daki Nando’s restoranında meydana gelen bir olay, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Bir ailenin akşam yemeği için gittiği restoranda, erkek...

Gündem1 hafta ago

Son Dakika! Ekrem İmamoğlu’na yeni soruşturma

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun düzenlediği "Heybedeki Turp" konulu basın toplantısının ardından başlatılan soruşturma, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Özellikle...

Gündem2 hafta ago

Yüksel Güran ve Salim Güran arasında ilişki var mı? Gerekçeli kararda net olarak açıklandı

Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin davada, 4 sanığa verilen 3 ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı. 950...

Gündem2 hafta ago

Bolu yangınında yapılan en acı telefon görüşmesi ortaya çıktı

Bolu Kartalkaya’da çıkan otel yangını, Türkiye’yi yasa boğdu. Yangında 79 vatandaşımız hayatını kaybetti. Felaketin ardından geriye gözyaşı dolu aileler ve...

Gündem2 hafta ago

Meteorolojiden sarı kodlu uyarı: Türkiye donacak

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 23 Ocak itibarıyla yurt genelinde etkili olması beklenen hava durumu tahminlerini paylaştı. Marmara, İç Anadolu, Karadeniz ve...

Gündem2 hafta ago

Bolu yangınında alevlerin arasında kayıt yapmış: İlk kez yayınlanan dehşet anları

Bolu’daki büyük yangın sonrası, Grand Kartal Otel’deki yangın merdiveni konusu yoğun tartışmalara neden oldu. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri...

Gündem2 hafta ago

Planlarınızı önceden yapın: 2025 dini ve resmi tatil takvimi açıklandı

2025 yılı için resmi tatil günleri açıklandı! Tatil planlaması yapmak isteyenler için dini bayramlar ve milli bayramların hangi günlere denk...

Gündem3 ay ago

Narin’in köyü Tavşantepe imamı hakkında flaş gelişme

Diyarbakır’da kaybolduktan sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada köyün imamı R.K....

Gündem3 ay ago

Devlet hastanesinde dehşet: Sapık doktor hastasını dakikalarca taciz etti

Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde yer alan Suruç Devlet Hastanesi’nde görevli Dahiliye doktoru H.F.V, muayene için gelen 25 yaşındaki kadın hasta L.İ’yi...

Trend Haberler