AFAD’dan  son dakika  deprem açıklaması geldi. AFAD’ın verilerine göre, İran sınırında 5,3 büyüklüğünde deprem oldu.

15.25 kilometre derinlikte gerçekleşen deprem Van’ın Başkele Börüpek köyüne 69.5 kilometre mesafade olduğu belirtildi.

About Post Author

Sahra Çölü’nden, kuvvetli mevsimsel rüzgarların kuzeye savurduğu toz Fransa’ya anormal düzeyde radyasyon taşıdı. Radyasyon seviyelerini izleyen Fransız STK Acro’ya (Radyoaktivite Kontrolü Derneği) göre bu salınım, Fransa’nın 1960’ların başında, Kuzey Afrika ülkesi Cezayir’in bir Fransız sömürgesi olduğu dönemde çölde gerçekleştirdiği nükleer testlerden geldiğini belirtti.

Bir “bumerang” etkisinin, nükleer patlamalarda ortaya çıkan nükleer fisyonun bir ürünü olan sezyum-137’yi geri getirdiğini iddia etti. Acro, Fransa’nın İsviçre sınırına yakın Jura bölgesinde topladığı son Sahra tozu üzerinde testler yaptığını söyledi.

“Bu analitik sonuca dayanarak, geniş bir alandaki homojen birikintileri dikkate alan Acro, kilometre başına sezyum-137 miktarının 80.000 bq olduğunu tahmin ediyor. Nükleer patlamalardan 60 yıl sonra, çok uzaklardan gelen bu radyoaktif kirlenme, bize Fransa’nın sorumlu olduğu Sahra’daki çok yıllık radyoaktif kirlenmeyi hatırlatıyor”

Acro, Fransa

#SaharanDust clearing from central/eastern Europe before a new plume crosses Spain, France, UK & Ireland over next few days. @CopernicusECMWF Atmosphere Monitoring Service @ECMWF aerosol optical depth forecast initialized 27 Feb 00 UTC https://t.co/Zcv8RWt2P3 pic.twitter.com/Puk1hiwfWj

— Mark Parrington (@m_parrington) February 27, 2021

Sezyum-137 Nedir?

Sezyum-137, uranyum-235’in en yaygın fisyon ürünlerinden biri olan radyoaktif bir sezyum izotopudur. Kısa ila orta ömürlü fisyon ürünlerinin en problemli olanları arasındadır. Elementin nispeten düşük kaynama noktası (671 ° C, 1240 F) nedeniyle, Çernobil nükleer kazasında ve atom bombası patlamalarında olduğu gibi, yüksek sıcaklıkta aniden serbest bırakıldığında, 137C atmosferde kolayca buharlaşır ve taşınır. çok uzun mesafelerde havada. Radyoaktif serpinti sonrasında toprakta birikir ve sezyumun en yaygın kimyasal bileşikleri olan tuzların suda çözünürlüğünün yüksek olması nedeniyle çevrede kolayca hareket eder ve yayılır.

About Post Author

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, öğrenci velileri ve öğretmenler ile video konferans yöntemiyle toplantı gerçekleştirdi. Öğretmenlerin, öğrencilerin ve ailelerinin yaşadığı sorunları dinleyen Kılıçdaroğlu, çözüm önerilerini anlattı.

“ELEKTRİK KESİNTİSİ NEDENİYLE EĞİTİME ULAŞAMAMA SORUNLARI OLUYOR”

Öğrenci velilerinin ve öğretmenlerin dile getirdiği sorunlardan ortaya çıkan ortak sonucun interneti, televizyonu, bilgisayarı olmayan aileler olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Bu ciddi bir sorun. Özellikle internet üzerinden haberleşirken, internet olsa bile zaman zaman kesintilerin olması hatta bazı yerlerde elektriklerin kesilmesi dolayısıyla eğitime ulaşamama gibi sorunlar çıktı” açıklamasında bulundu.

“1 LİRALIK BÜTÇEYLE ÖĞRENCİNİN SORUNUNU ÇÖZEMEZSİNİZ”

Kılıçdaroğlu, görüşme esnasında bir öğretmeninin her okul için ayrılan bütçenin yalnızca 500 TL olduğunu söylemesinin üzerine şu ifadeleri kullandı:

* Okulda ciddi sorunlar var. Yani Ezgi öğretmenimiz söyledi, 500 lira bir bütçe okullar için ayrılmış.

* Gerçekten şöyle bir düşününce öğrenci başına neredeyse 1 lira düşüyor. Dolayısıyla siz kalkıp 1 liralık bir bütçeyle öğrencinin sorununu çözemezsiniz.

* Bir başka gerçek daha var, o da acı bir gerçek aslında.

“BU PARANIN NEREYE HARCANDIĞINI KİMSE BİLMİYOR”

Milli Eğitim Bakanlığı’nın okullara yatırım yapacak kaynağı olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

* Parası yok Milli Eğitim Bakanlığı’nın. Örneğin; genel bütçe dışında Milli Eğitim Bakanlığı’nın kullandığı ‘Evrensel Hizmet Fonu’ var.

* Bu tabletler, bilgisayarlar, cep telefonları satılırken oradan belli bir miktar vergi alınıyor ve ‘Evrensel Hizmet Fonu’na aktarılıyor bu para.

* ‘Evrensel Hizmet Fonu’ ile pek çok ihtiyaç giderilebilir. Okulların ihtiyacı giderilebilir, yoksul aile çocuklarının ihtiyacı giderilebilir.

* Peki bu para nerede ve burada ne kadar para toplandı? Ben milletvekiliyim, bilmiyorum. 600 milletvekili de bilmiyor. Hiçbir veli bilmiyor. Hiçbir öğretmen bilmiyor.

* Nerede bu para? Ama biz bir çağrı yaptık Milli Eğitim Bakanlığı’na: tableti, bilgisayarı olmayanlar veya internet erişimine ulaşamayan aileler var.

* Bu ailelere internet erişiminin sağlanması ve bunun da ‘Evrensel Hizmet Fonu’ndan karşılanmasını da söyledik.

* Ama anladığım kadarıyla adı var, ‘fon’ olarak duruyor, para toplanıyor ama bu paraların nereye harcandığını kimse bilmiyor. Temel sorunlarımızdan birisi bu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, öğrenci velileri ve öğretmenler ile video konferans yöntemiyle görüştü.

“60 BİN YARDIMCI HİZMET ELEMANINA İHTİYAÇ VAR”

Okullarda hijyen sorunu ve yardımcı personel sorununun hala devam ettiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

* Bunun çözülmesi lazım aslında. 60 bin kişilik yardımcı hizmet elemanına ihtiyaç var bütün okullarda bunun olabilmesi için.

* Söyledik, yardımcı hizmet personelini diğer bakanlıklardan veya geçici işçi çalıştırarak hijyen sorununu çözemezsiniz.

* Hijyen sorununu çözmeniz için kadrolu eleman almanız lazım, onları eğitmeniz lazım, onları yetiştirmeniz lazım.

“CHP’Lİ BELEDİYELER EK DERSLİK İHTİYACINI BÜYÜK ÖLÇÜDE GİDEREBİLİR”

57 bin ek dersliğe ve 92 bin yeni öğretmene ihtiyaç olduğunu belirten ve bunların da henüz karşılanamadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

* Biz hatta şu teklifi yaptık, dedik ki: ‘Okul için bize arsa göstersinler, bizim belediyeler okulları yapsınlar bütün kurallara uygun olarak. Milli Eğitim Bakanlığı’da gelsin, denetlesin. Okulları Milli Eğitim Bakanlığı’na teslim edelim.

* Dolayısıyla ek derslik ihtiyacı da büyük ölçüde giderilmiş olur. Çünkü Milli Eğitim Bakanlığı’nın açıklamalarına göre, ‘57 bin de ek derslik olursa pandemi kurallarına göre çocuklarımı okullarına devam edebilir’ diye. Biz yapmaya hazırız.

“YOKSUL AİLELERİN İNTERNET MASRAFININ KARŞILANMASI LAZIM”

Uzaktan eğitim sürecinde öğrencilerin internet masraflarının devlet tarafından karşılanması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

* Varlıklı aileleri karşılamıyorsanız bütçe yetersizliği nedeniyle, en azından gelir düzeyi düşük olan ailelerin internet masrafının karşılanması lazım.

* Bu konuda şöyle bir çağrı yaptık: ‘İnternet sağlayıcısı kurumlarla Milli Eğitim Bakanlığı oturup konuşsun. En azından internet sağlayıcısı kurumlar bu süre içinde internet fiyatlarını biraz düşürsünler. Maliyetleri düşürsünler biraz. Herkes toplumsal bir fedakarlığı yapacaksa internet sağlayıcısı kurumların da fedakarlık yapması lazım’ diye ifade ettik.

“TÜRKİYE HAK ETTİĞİ YÖNETİME KAVUŞACAK”

Umutsuzluğun büyük bir tehlike olduğunu ve asla umutsuz olunmaması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şu açıklamalarda bulundu:

* Türkiye büyük bir ülke aslında. Düşündüğümüzden çok daha büyük bir ülke. Kaynakları olan ve zengin bir ülke Türkiye. Ve biz hep birlikte Türkiye’nin sorunlarını çözebiliriz.

* Sorun yaşıyorsak, birileri sorunu çözemiyorsa o zaman sorunu çözecek olan insanları en azından devlet yönetiminde görevlendirmeliyiz ve onlar gelmeli. Bakalım sorunları çözecekler mi, çözmeyecekler mi. Onları da denemeliyiz.

* Biz şuna kesinlikle inanıyoruz: Sorunları çözmek, önce sorunu yaşayanı dinlemekle başlar. Sorunu yaşayanı dinleyeceksiniz ki sorunu çözen kişi o sorunu çözebilsin.

* Eğer siz sorunu yaşayanı dinlemiyorsanız, ‘hayır ben hem sorunu biliyorum hem çözümünü biliyorum’ derseniz ülkeyi yönetemezsiniz.

* Geldiğimiz nokta bu. Ama ben inanıyorum bu ülke hak ettiği yönetime kavuşacak. Sorunlarımızı da çözeceğiz.

About Post Author