/home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 153
">
Warning: Undefined array key 0 in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 153
Warning: Attempt to read property "cat_name" on null in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 153
Tarihin en gizemli medeniyetlerinden biri: İnkalar
Ortaya çıkışları, yaşam tarzları, inançları, kültleri ve daha nice bilinmedik özellikleriyle inkalar dosyasını açıyoruz.

İnkalar, Güney Amerika’da binlerce yıl önce yaşamış büyük uygarlıklardan uygarlık, Uygarlık 1530 yılında İspanyolların buraya varmasıyla son bulmuştur.
İnanç sistemlerini incelediğimizde, diğer pek çok antik uygarlıkta ve çağdaşları olan toplumlarda görülen inançlarla benzerlikler olduğunu ve İnkaların bu hikayelerin kendilerine özgü anlatımlarına sahip olduklarını görüyoruz.
“Yine Venus Gezegeni ve Gökten Gelen Tanrılar”
İnka harabelerinde bulunan taş bloklar üzerine işlenmiş takvimler olduğu görülmüştür. Ancak 18.-19. yüzyılda hesaplanabilen bazı astronomik esaslar, 10 binlerce yıl önceye tarihlendirilen bu takvimlerde şaşırtıcı bir doğrulukla uygulanmıştır. İnkaların Venüs takvimi 225 günden, Mars takvimi ise 687 günden oluşur. Bunlar göksel bağlantının şaşırtıcı delillerdir. Zaten İnka inançlarına göre “Tanrı” geldiği yerden uzayın sırrını, yazıyı, tarım bilgisini, sanat ve mimari anlayışı ve daha nice bilginin kullanılma esaslarını da birlikte getirmiştir.
İnka kenti Tiahuanako’nun beyaz tenli, beyaz elbiseli uzun sakallı Yaratıcı Tanrı Virakoşa tarafından bir gecede yaratıldığı söylenir. Virakoşa yanından hiç ayırmadığı İnti Kuşu ile birlikte gezer, insanları eğitir; İnkalar’a buğday ve mısırı getiren de odur.
Tiahuanako efsanelerinde bir de Tanrıça Orejana’nın adı geçer. Bu efsane ile ilgili kayıtlar harabelerde dağınık bir halde bulunan taş bloklardan biri üzerinde yer alır. Bu taş bloğa özel elbiseler taşıyan astronot resimleri, uzay gemisi şekilleri işlenmiştir. Bloğun üzerindeki petrogliflerin tercümesi şöyledir;
“İnsanlığın ilkel çağlarında, Titikaka Gölü’ndeki Güneş Adası’na güneş gibi parlayan altın bir kuş indi. Bu kuşun karnından bir kadın çıktı. Bu kadın öbür kadınlara çok benziyordu. Yalnız başı konik biçimde, kulakları uzun, 4 parmaklı ve parmakları birbirine ince bir zarla bağlıydı. Adı Orejana idi. Oigh’den geliyordu. Oigh’te yaşam şartları hemen buranın aynıydı. O çok bilgiliydi, görevi indiği yeni dünyada yeni bir ulus yaratmaktı. Yerli erkeklerden birçokları ile birleşti. Doğurduğu çocuklar analarına çektiler. Çok akıllı bir ırk meydana geldi. Bir zaman sonra Orejana’nın görevi sona erdi. Yine altın kuşuna bindi, tekrar geri döneceğini söyleyerek göklere uçup geldiği yere gitti.”
Ne gariptir ki, ya da ne açıklayıcıdır ki, halen Peru’da yaşayan kabilelerden birisi Orejana adını taşır. Bu kabilenin insanları tarifi yapılan Orejana gibi uzun kulaklıdır.
And Dağlarında bugün ilkel olarak nitelendirdiğimiz ama düşünceleriyle çok ilerileri görebilen, UFO gerçeğini kabullenmiş, zeki yaşamı Dünya gezegeni ile sınırlamayan yerlileriyle Güney Amerika…
Ve yeryüzünün en eski şehirlerinden biri olarak kabul edilen gizemli TİAHUANAKO şehri. Tiahuanako , La Paz’ın 90 km. ötesinde , Titikaka gölünün 24. km yakınlarındadır. Yerliler bu şehre aynı zamanda “ ebedi şehir” anlamına gelen “ Huinai Marka” da demişlerdir.
Tiahuanako şehrinin yaşı bilinmez. Dev kalıntıları geniş bir arazi üzerinde dağılmış durumdadır. Surlar, mezarlıklar , saraylar, mabetler , piramitler, heykeller, düzgün yollar bu şehirden günümüze kadar gelen izlerdir.
Pisaq arkeolojik Parkı: Kayaların kesimindeki düzlüğün mükemmelliği hayret verici..
Şehrin kalıntıları genel olarak üç kısma ayrılır:
• 15 m. yüksekliğinde ve 32.400 m2 yüzölçümü olan kale. (Akapana )
• 128.74 m. boyunda ve 118.26 m. genişliğindeki tapınak. (Kalassaya)
• Kapılar (Puma-Punku, Tunka-Punku, Umu-punku)
Akapana bir kaleden çok başlı başına bir şehirdir. İçinde evleri, depoları, atölyeleri ve kusursuz su yollarını barındırır. Kalassaya ise sadece tapınak değil aynı zamanda gözlemevidir de.
Burada inanç ve uzay bilgisi, gökyüzü ile kurulan bağlantı bir kere daha karşımıza çıkıyor. Binanın yapım tarzı, duvarları meydana getiren taş blokların yerleştirilmesi astronomi temellerine dayanılarak yapılmıştır. Kalassaya’ya güneş tapınağı da denmesine rağmen, burada Güneş Tanrısına tapınıldığını gösteren hiçbir ize rastlanmamıştır.
Tiahuanako şehrinin en esrarlı bölümlerinden birini de kapılar oluşturur. Yarı oyulmuş heykelleri ve yarım bırakılmış taş bloklarıyla burası birden terk edilmiş şantiye etkisini bırakır. Buradaki kum taşı bloklarının her biri en aşağı yüz tonluktur. Birbirlerine bakır penslerle tutturulmuşlardır. Tepelerine de 60 tonluk küpler konmuştur. Kaldırım taşları yada rıhtımlar ise 5 m. boyundaki tek parçalık taşlardan imal edilmiştir.
Kapılar kısmında bulunan 7 m. boyunda , kızıl taştan oyulmuş, bütün yüzü çeşitli desen ve sahnelerle süslü dev bir heykel de La Paz Açık Hava Müzesi’ne getirilmiştir. Tiahuanako anıtlarının dev ölçüleri nedeniyle “Dev Şehir” yada “Devlerin Şehri” adını da almıştır. Ancak bu şehrin önemli kalıntılarının devasa ölçülerde olmasından değil, bilinmeyen tarihinde ve bu tarihe açıklanamayan ipuçları getiren izlerindendir.
Saksahuaman , Machu Pichu ve Paşamak da tarihleri tam olarak bilinemeyen esrarengiz şehirlerdendir. Bir yönden aralarında Tiahuanako uygarlığıyla bağlantılar vardır.
Şimdi gizemli şehir Tiahuanako’nun hangi bilimsel veriler ışığında inşa edildiğini bazı örneklerle inceleyelim:
Tiahuanako: Güneş Kapısı
Tiahuanako’nun en gizli ve ilgi çeken anıtı 10 tonluk tek bir kaya parçasından oyulmuş, 3 m. boyunda, 3.75 m. enindeki Güneş Kapısıdır. Üst kısmında ortada uçan bir Tanrının çevresinde 48 figür dizilmiştir. Taçlı pumalar , akbabalar, kanatlı yaratıklar, tanrının karşısında diz çöken ya da ona sırt çeviren, uzaklaşan insanlar ve şekiller vardır. Orta yerde bulunan Tanrının kimliği kesin olarak bilinmiyor. Güneş tanrısı, Yaratıcı Tanrı Virakoşa olabilir.
Geleneksel yorumcular Güneş Kapısı’nın mitoslara dayanan kozmogonik bir sistemi simgelediğini belirttiler. Kapı Tiahuanako uygarlığının bilimsel oluşumunu gösteren bir takvim olabilir. Hatta belki de o, dünyanın en eski takvimidir. Kapının ortasındaki tanrı motifi onbir değişik biçimde tekrarlanmakta , yani güneşin bir yıl içindeki hareketlerini, on iki ay’ı göstermektedir. Bununla birlikte sadece Güneş değil, son derece karmaşık bir sistemin içinde Venüs gezegeninin ed çevrimi kapıda aktarılmıştır.
Yan yana duran üç takvim taşında , üç ayrı takvim hesabı vardır. Birinci takvim Kutsal Yıl hesabıdır. Bunda bir yıl 260 gün olarak hesaplanmıştır. İkinci taşta Güneş Yılı takvimi işlenmiştir ve yıl 365.2422 gün olarak hesaplanmıştır. Üçüncü taştaki takvim ise Venüs yılını gösterir. Burada bir yıl 225 gün olarak gösterilmiştir.
Bu hesapları çağdaş bilim seviyemiz ancak uzun çalışmalar sonrası yapabilmektedir. Ekinokslar ilk kez milattan 125 yıl önce Hipparchus tarafından hesaplanmıştır diye bilinir. Acaba Tiahuanako’lu astronomlar bu araştırmaları kaç bin yıl önce yapmışlardı ?
Güneş kapısına oyulmuş taş takvim dört bölüme ayrılmıştır. Her bir bölüm astronomik açıdan dünyasal dört mevsimi gösterir. Ve bu dört bölümün her biri yılın 12 ayını göstermek üzere 3 e ayrılmıştır. Yılı 290 gün olarak sayan Tiahuanako astronomları ayları da 24 günden saymışlar, buna karşılık her gün için ayın durumunu ayrıntılı olarak göstermişlerdi. Günümüz astronomları öteden beri ayın görünen hareketinin gerçek hareketi olmadığını bilmelerine karşın bu gün bile çoğu takvimlerimizde ayın yalnız görünen hareketi gösterilir. Yoksa Tiahuanako yerlileri yüzyıl insanından daha ileri bir bilgiye mi sahiptiler ?
Kapı üzerindeki kabartma resimlerde stilize edilmiş makineler , özel elbiseler giymiş astronomlar , geri tepkili yılankavi biçimli roketler ve Venüs, Merih gezegenlerinin takvimleri işlenmiştir. Milattan binlerce yıl önce insanlar Venüs yılının 225 gün olduğunu nereden öğrenmişlerdi? Bu yıldızla o dönem insanlarının arasındaki bağlantı neydi?
Astronomi bir yana, Tiahuanako’nun arkeolojik yönden de esrarları hala çözülmüş değil. Tarihsel olarak uygarlık dönemlere ayrılmış:
• Göçebe kavimleri birleştiren birinci dönem…
• Dıştan gelen üstün bir uygarlığın istilasına tanık olan ikinci dönem…
• Beyaz tenli, sakallı bir ırkın gücünü tanıyan üçüncü dönem…
• Dev ölçülerde yapıların yükseldiği dördüncü dönem ve…
• İnkalar’ın egemenliği altında geçen beşinci dönem.
M.S. 500 ile 1200 yıllarını kapsayan bu beş dönem içinde tarihin açıklayamadığı, dıştan gelen üstün bir uygarlık, beyaz tenli, sakallı bir ırk gibi önemli noktalar vardır.
İnkalar , Titinaka bölgesini ele geçirdiklerinde , Tiahuanako geçmişi bilinmeyen, gerçekliği efsanelerle karışmış bir kentti. Son imparator Atahualpa:
“ Hiç kimse bu şehrin kalıntılarından başka bir şey görmedi. Kuruluşu geçmiş çağların karanlığına aittir” diyordu.
Efsane , şehrin beyaz tenli, beyaz elbiseli uzun sakallı Yaratıcı Tanrı Virakoşa tarafından bir gecede yaratıldığını söyler. Viranoşa yanından hiç ayırmadığı inti kuşu ile birlikte geze. İnsanları eğitir. İnkalar’a mısır buğdayını getiren de odur. Tanrı Viranoşa, zamanla ahlakları bozulan şehirlere kızıp onları taşa çevirir. Kızdığı zamanlarda insanlardan önce yarattığı devleri yok eder, tayfunlar yaratır.
Sonunda dünyanın yaratıcısı PACHAYACHACHİ , dünyanın öncüsü PACHACAMAC ve ebedi TİCSİ/ VİRAKOŞA suların üzerinde yürüyerek ufukta kaybolur gider. Gitmeden önce insanlara onları koruyacak beyaz tenli ve sakallı başka yaratıklar göndereceğini söyler.
Tiahuanako efsanelerinde bir de Tanrıça Orejana’nın adı geçer. Bu efsane ile ilgili kayıtlar harabelerde dağınık bir halde bulunan taş bloklardan birinin üzerinde yer alır. Bu taş bloğa da stilize edilmiş özel elbiseler taşıyan astronot resimleri, uzay gemisi şekilleri işlenmiştir. Bloğun üzerindeki petrogliflerin tercümesi şöyledir:
Altın renkli, kuş benzeri göksel bir taşıt aracı ile uzaysal yolculuklar yapan, üstün nitelikler sahibi farklı bir kadın. Yaratıcı tanrıça…
Hem de dünyada yeni bir ırk yaratma amacıyla Güney Amerika topraklarına inmiş Dünya Dışılı misyoner bir Tanrıça.,
Fiziksel özelliklerinde dikkati çeken uzun kulakları olması. Ne gariptir ki ya da ne açıklayıcıdır ki , halen Peru’da yaşayan kabilelerden birisi OREJANA adını taşır. Bu kabilenin insanları tarif edilen Orejana gibi uzun kulaklıdırlar.
About Post Author

Warning: Undefined array key 0 in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 493
Warning: Attempt to read property "cat_ID" on null in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 493
Ekonomi
Emeklilik yaşı yükseliyor: Mezarda emeklilik dönemine hoş geldiniz

Türkiye’de emeklilik sistemine yönelik yapılan düzenlemeler, çalışanların gelecek planlarını derinden etkiliyor. Özellikle 2008 yılı sonrasında sigortalı olanlar için emeklilik yaşı kademeli olarak 65’e yükseliyor. SGK uzmanlarının açıklamalarına göre, 58-60 yaş aralığında emekli olmak artık oldukça zor. Peki, yeni emeklilik sisteminde neler değişti? İşte tüm detaylar…
2008 SONRASI SİGORTALILAR İÇİN EMEKLİLİK YAŞI 65’E ÇIKIYOR
Sosyal güvenlik reformları kapsamında yapılan değişiklikler, emeklilik sürecinde önemli bir dönüm noktası oluşturuyor. SGK Uzmanı İsa Karakaş’ın açıklamalarına göre, 1 Mayıs 2008 sonrasında sigortalı olanlar için emeklilik yaşı kademeli olarak 65’e yükseliyor. Bu durum, özellikle genç çalışanlar için erken emekliliği neredeyse imkânsız hale getiriyor.
SGK mevzuatına göre, 30 Nisan 2008’den önce sigortalı olanlar, kadınlar için 58, erkekler için 60 yaşında emekli olabiliyor. Ancak 1 Mayıs 2008 sonrasında sigortalı olanlar için bu yaş sınırı kademeli olarak artırılıyor. Yeni sistemde, emeklilik için gereken şartları sağlamak her geçen gün daha da zorlaşıyor.
ERKEN EMEKLİLİK ŞARTLARI ZORLAŞIYOR
SGK sisteminde emekli olabilmek için üç temel kriter bulunuyor:
- Yaş Şartı: 2008 öncesinde sigortalı olanlar için kadınlarda 58, erkeklerde 60 yaş sınırı korunurken, yeni düzenlemeyle 65 yaş zorunlu hale geliyor.
- Prim Gün Sayısı: SSK’lılar için 7.000, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı sigortalıları için ise 9.000 prim günü tamamlanması gerekiyor.
- Sigortalılık Süresi: Sigortalılık süresi de emeklilik hakkını belirleyen en önemli faktörlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.
1 MAYIS 2008 SONRASI SİGORTALILAR İÇİN KRİTİK DÖNEM
Özellikle 2008 sonrasında sigortalı olan çalışanlar için emeklilik şartları büyük önem taşıyor. Yeni sistemde, sigorta başlangıcı bu tarihten sonra olan kişilerin, emeklilik yaşını 65’e çıkarmamak için prim gün sayılarını mümkün olduğunca erken tamamlamaları gerekiyor. Örneğin, 2015’te sigorta girişi yapılan bir kişi, 2035’e kadar prim gün şartını tamamlarsa 58 yaşında emekli olabilecek. Ancak prim ödemelerini 2048’e kadar uzatırsa, emeklilik yaşı 65’e çıkacak.
SSK, BAĞ-KUR VE EMEKLİ SANDIĞI ARASINDAKİ FARKLAR
- SSK’lılar İçin Avantajlı Durum: Prim gün şartı 7.000 olarak belirlenirken, nispeten daha erken emekli olabilme şansı sunuyor.
- Bağ-Kur ve Emekli Sandığı Daha Dezavantajlı: 9.000 prim günü zorunluluğu nedeniyle, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı sigortalıları daha uzun süre çalışmak zorunda kalıyor.
YENİ DÜZENLEMELER GÜNDEMDE
EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) düzenlemesinin ardından kademeli emeklilikle ilgili yeni düzenleme beklentileri de artıyor. Uzmanlar, 2008 sonrası sigorta girişi olanlar için daha esnek bir emeklilik sistemi getirilmesi gerektiğini savunuyor. Ancak mevcut tabloya bakıldığında, 65 yaş emekliliği artık kaçınılmaz hale gelmiş durumda.
Emeklilik planlamasında yaşanan bu değişiklikler, çalışanlar için daha uzun çalışma hayatını zorunlu kılıyor. Gelecekte yeni düzenlemeler gündeme gelir mi bilinmez, ancak şu anki sistemde erken emeklilik giderek zorlaşıyor.
About Post Author
Ekonomi
Aile Destek Ödemeleri’nde flaş gelişme: Bakanlık duyurdu

Hazine ve Maliye Bakanlığı, dar gelirli ailelere yönelik sağlanan Aile Destek Programı hakkında kritik bir açıklama yaptı. 2023 ve 2024 yıllarında aylık 850 TL ile 1.250 TL arasında destek alan milyonlarca aile, 2025 yılında ödemelerin devam edip etmeyeceğini merak ediyor. İşte son gelişmeler ve resmi açıklamaların detayları…
AİLE DESTEK PROGRAMI NEDİR, NE ZAMAN BAŞLADI?
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından Haziran 2022’de hayata geçirilen program, geçici bir sosyal yardım projesi olarak tasarlandı. İki yıl boyunca belirlenen kriterleri karşılayan ihtiyaç sahibi ailelere düzenli nakdi destek sağlandı. 2024 Aralık ayına kadar devam eden program kapsamında, Türkiye genelinde milyonlarca hane ekonomik olarak desteklendi.
2025 YILINDA ÖDEMELER DURDURULDU MU?
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yaptığı resmi açıklamaya göre, Aile Destek Programı’nın süresi 2024 sonunda doldu. Programın başlangıç aşamasında “geçici” olarak duyurulduğu vurgulanırken, 2025 yılı itibarıyla ödemelerin otomatik olarak sonlandırıldığı belirtildi. Bakanlık yetkilileri, “Programın uzatılmasına yönelik herhangi bir talimat verilmedi. Süreli bir proje olduğu için sonlandırma kararı alındı” ifadelerini kullandı.
YARDIMLARIN KESİLMESİNE TEPKİLER SÜRÜYOR
Ödemelerin kesilmesi, özellikle düşük gelirli aileler arasında endişeye neden oldu. Sosyal medya platformlarında ve sivil toplum kuruluşları aracılığıyla yardımların yeniden başlatılması talepleri artarken, hükümet yetkililerinden şimdilik net bir yanıt gelmedi. Vatandaşlar, alternatif destek mekanizmalarının devreye alınıp alınmayacağını araştırıyor.
HÜKÜMETTEN NET AÇIKLAMA: ‘YANLIŞ BİLGİLERE İTİBAR ETMEYİN’
Bakanlık, basında yer alan “programın gizlice sonlandırıldığı” iddialarına yanıt verdi. Yapılan yazılı açıklamada, “Aile Destek Programı, başlangıçta belirtildiği üzere süreli bir projeydi. Bakanlık tarafından herhangi bir ek karar alınmamıştır. Süre dolduğu için sistem otomatik olarak sonlandı. Haberlerdeki spekülatif bilgiler gerçeği yansıtmamaktadır” denildi.
2025’TE YENİ DESTEK PAKETLERİ GELECEK Mİ?
Dar gelirli ailelerin gündeminde, “Yardımların yerini alacak yeni projeler olacak mı?” sorusu yer alıyor. Hükümet yetkilileri, sosyal yardımlara yönelik farklı programların değerlendirildiğini ancak şu an için somut bir adım olmadığını dile getiriyor. Konuyla ilgili gelişmelerin, önümüzdeki aylarda yapılacak bütçe görüşmelerinde netleşmesi bekleniyor.
SONUÇ: AİLE DESTEK PROGRAMI TARİHE KARIŞTI
2022’de başlayan ve iki yıl boyunca yüz binlerce ailenin hayatına dokunan program, 2025 itibarıyla resmen sona erdi. Vatandaşların, muhtemel yeni destekler için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları ile İŞKUR üzerinden açıklamaları takip etmesi öneriliyor.
About Post Author
Ekonomi
EYT mağdurlarına özel Kademeli Emeklilik formülü

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesinin ardından kademeli emeklilik konusu gündemde kalmaya devam ediyor. Emekli maaşlarına yapılan zamların ardından birçok vatandaş, kademeli emeklilikle ilgili gelişmeleri yakından takip ediyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın açıklamaları ve TBMM’de ele alınan yasa teklifleri, bu konuda beklentileri artırdı. Peki, kademeli emeklilik düzenlemesi 2025 yılında yürürlüğe girecek mi? İşte son gelişmeler…
KADEMELİ EMEKLİLİK DÜZENLEMESİ GELİYOR MU?
Kademeli emeklilik sistemi, sigortalı çalışanların belirli bir yaşa ve prim gününe ulaştıklarında kısmi emeklilik hakkı kazanmasını sağlayan bir düzenleme olarak biliniyor. Ancak bu sistemin nasıl işleyeceği, sigortalılık başlangıç tarihine ve sigorta türüne bağlı olarak değişiklik gösteriyor.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda gündeme gelen yasa teklifleri sonrasında, EYT kapsamına giremeyen vatandaşlar için kademeli emeklilik beklentisi artmış durumda. Özellikle, prim gün sayısını doldurmasına rağmen yaş şartı nedeniyle emekli olamayan sigortalılar, yeni bir düzenleme yapılmasını talep ediyor.
HÜKÜMETİN KADEMELİ EMEKLİLİK KONUSUNDAKİ TUTUMU
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Emeklilik sisteminde şu an için bir değişiklik planlamıyoruz. Emekli olabilmek için gereken prim ve yıl şartları devam edecek.”
Bu açıklama, kademeli emeklilik düzenlemesi bekleyen vatandaşlar için hükümetin net tutumunu ortaya koyuyor. Ancak bazı uzmanlar, ilerleyen yıllarda bu konuda bir düzenleme yapılabileceğini öngörüyor.
UZMANLAR NE DİYOR?
Sosyal Güvenlik Baş Uzmanı İsa Karakaş, yaptığı değerlendirmede kademeli emekliliğin kaçınılmaz olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Kademeli emeklilik düzenlemesi eninde sonunda yapılacaktır. Çünkü sosyal güvenlik sisteminde büyük bir dengesizlik oluştu. EYT ile bazı vatandaşlar 17-24 yıl gibi kısa sürelerde emekli olurken, diğerleri çok daha uzun süre beklemek zorunda kaldı. Bu sistemin daha adil hale getirilmesi gerekiyor. Benim tahminim, 2027 yılına kadar bu konuda bir düzenleme geleceği yönünde.”
BAKAN IŞIKHAN’DAN SON AÇIKLAMALAR
Bakan Vedat Işıkhan, 13 Ocak’ta katıldığı bir canlı yayında kademeli emeklilik konusuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
“Burada asla bir mağduriyet söz konusu değildir. Biz mevcut aktüeryal dengeyi koruyarak emeklilerimize aylıkları düzenli bir şekilde ödeyebilmek ve sağlık hizmetlerini sürdürülebilir hale getirebilmek için çalışıyoruz.”
Bu açıklamalar, hükümetin önceliğinin mevcut emeklilik sistemini korumak olduğunu ve kademeli emeklilik konusunda yakın vadede bir düzenleme yapılmayabileceğini gösteriyor.
KADEMELİ EMEKLİLİK BEKLENTİLERİ DEVAM EDİYOR
Her ne kadar hükümet yetkilileri şu an için bir değişiklik öngörmese de, EYT kapsamına giremeyen ve yaş bekleyen sigortalılar için kademeli emeklilik talebi gündemdeki yerini koruyor. Önümüzdeki süreçte TBMM’de verilecek yeni yasa teklifleri ve sosyal güvenlik alanında yapılacak olası düzenlemeler, bu konunun nasıl şekilleneceğini belirleyecek.
Vatandaşlar ise 2025 yılı ve sonrasında kademeli emekliliğe dair yeni gelişmeleri yakından takip etmeye devam edecek.
Warning: Undefined variable $user_ID in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/comments.php on line 49
You must be logged in to post a comment Login