/home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 153
">
Warning: Undefined array key 0 in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 153
Warning: Attempt to read property "cat_name" on null in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 153
Korkunç itiraf! PKK elebaşı 30 kızla dolaşıyor, küçük kızlara tecavüz…
Terör örgütü PKK’dan kaçıp Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığına sığınan iki teröristin anlattıkları örgütün iç yüzünü ortaya çıkardı. Bir terörist, güvenlik güçlerine yönelik 16 tonluk patlayıcı yüklü bombalı araç saldırısına iki gün kala örgütten kaçtığını anlatırken, diğer terörist de Cemil Bayık, Duran Kalkan ve Murat Karayılan’ın yanlarında 30 kızla dolaştığını, kadınlara tecavüz edildiğini ve cinsel istismara maruz bırakıldığını birçok kişinin de infaz edildiğini söyledi.
Teröristler HDP önünde eylem yapan annelerin bu direnişini desteklediklerini, doğru bulduklarını ve bütün annelerin bu eyleme katılmasını canı gönülden istediklerini söyledi.

Terör örgütü PKK’ya katıldıktan sonra pişman olup Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı ekiplerine sığınan iki terörist, örgütün içinde yaşanan kirli oyunları gözler önüne serdi. Güvenlik güçlerine teslim olan teröristlerden K.G., terör örgütüne katılmasında HDP üyesi kız arkadaşının büyük rolünün olduğunu söyledi.
Kız arkadaşının HDP’ye üye olduğunu, orada çalıştığını bildiğini belirten K.G., “Beni örgüte kazandırmak için sözde ‘ben dağa çıkacağım, sen de gelir misin’ dedi. Burada beni kullandı, sevgisini kullandı. Bu da HDP’nin gerçek yüzü, kızları kullanıp gençlere karşı kullandırıp, sözde kendilerine aşık ve sevgi üzerine kurup kırsala göndermek. Kız arkadaşım günü ve saati söyledi, dağa çıkacağını söyledi. Bununla ilgili ben de tedirgin oldum, benim için örgüt boş zaten, terör hareketi olduğunu biliyordum. Gittiğim il ve ilçelerde HDP binası içerisine giriyordum. Sonra, çıkacağını söyledi, örgüte katılacağını söyledi, sende gelir misin dedi, duygularımı düşüncelerimi bildiği için burada benim duygumu kullandı. Ve dedi ki, bugün bu saatte örgüte katılacağım dedi ve sen de gel araba bizi bekliyor gideceğiz dedi. Onu sevdiğim için örgüte katıldım, zorunlu bir isteğim oldu. Kızın beni sevdiğini ve ciddi olduğunu düşündüm ama sonra öğrendim kadarı ile kızın tek amacı, HDP’den her bir kitleden gençlere karşı, erkek olsun, kız olsun kızları, ya da erkekleri kullanıp kandırma amacı ile kendilerine aşık edip zorunlu bir duygusal yönle, dağa kırsala yönlendiriyorlar. Gittim ve örgüt içerisinde anladım kız arkadaşımın beni kandırdığını, katılacağım deyip de katılmadığını. Bunu öğrendikten sonra örgüt mensupları ile konuştum, paylaştım, iki gün içerisinde ben yapamıyorum dedim. Dediler ki, sen örgüte elini verirsin kolun gider, kolun gider bedenin kalır, örgüt böyle bir şey dedi. Örgüte katılmak kolay, çıkmak ölümdür dedi. Üçüncü gün sonra kaçmayı denedim, örgüt mensubu tarafından yakalandım. Koluma plastik madde yakıldı, hala izi de var” dedi.
HDP’Lİ YÖNETİCİLER, PKK’LILARDAN PARA ALMIŞ”
Bölgeye gittiklerinde HDP’liler tarafından örgüt mensuplarına teslim edildiğini kaydeden K.G., “Örgüt mensupları beni onlara getirdikleri, aracı oldukları için HDP çalışanlarına 15 bin lira verdi, buna kendi gözlerimle şahit oldum, verdiler. HDP’nin özellikle gençleri kandırdığını, gerçek yüzünü sakladığını tek amacı gençleri sadece parayla satıp kullandıklarını kendi oğulları Amerika’da farklı yerlerde üniversite bitirip farklı bir yere gelirken günahsız ve fakir insanların çocuklarını kullandıklarını ben de şahit oldum. Burada hiç kimsenin ne örgütün propagandasına ne de bu HDP’nin sahte politikasını kesinlikle benimsemesinler. Çünkü bence Kürt halkının değil, onların yanında değil sadece Kürt gençlerine yapılan bir hainliktir. Fakir fukarının çocuklarını evlatlarını götürüp ölüme terk ediyorlar ve buna şahidiz. Şu an HDP binasının önünde 40-50 aile var ve burada gerçekten ailelerin ne kadar üzüldüğünü, çocuklarını istediğini görmekteyiz. Ama HDP ne yapıyor, HDP kendini haklı çıkarmaya çalışıyor. Çünkü HDP kendini, çünkü örgütün biraz da bir parçası olduğu için örgüte çalıştığı için, halkı sömürmeye çalışıyor hem de o ailelerin çocuklarını örgüte satıyorlar. HDP’nin gerçek yüzü budur. Aileler sahip çıksın, çocukları kandırılıp dağda olan ailelerin gelip şu an Diyarbakır HDP binası önündeki eyleme katılmasını canı gönülden isterim. Eylemi ben de destekliyorum, çok doğru buluyorum. İnşallah kandırılan gençlerin ailelerine dönmesini temenni ediyorum. Bu artık yalan dolan politika, yalan dolan katliama artık HDP’nin ve PKK’nın gerçek yüzünü artık görmeleri ve Kürt halkının özellikle bilmesi gerekiyor. Özellikle örgüt ve HDP’yi destekleyen kişilere seslenmek istiyorum, artık bu zulme dur demeleri gerekiyor. Kırsalda olan kim olursa olsun gelip devletine sığınmaları en büyük temennimdir” diye konuştu.
GÜVENLİK GÜÇLERİNE SALDIRI PLANI
Sevdiği kızın kendisini kandırdığı için örgütten çıkma isteğini ilettiğini aktaran K.G., şöyle devam etti:
“Örgütten çıkma isteğim olduğu için örgütle bir bağım olmadığı ve bunu örgüt bildiği için de bana işkence ettiler ve benden umutları kalmadı. Bunun için de beni bir canlı bomba içinde eylem düşündüler, fedai eylem. Bana böyle bir öneride bulundular, karakolun, devletin bir kamunun ya da güvenlik güçlerinin kaldığı bir toplulukta araç içerisinde 16 ton TNT bomba, C-4 ile seni götürüp orada fedai eylem yapacaksın ve sözde örgütün en değerli şehidi olacaksın dedi. Hem benden umutları yoktu, umutları olmadığı halde bile beni bir maşa olarak kullanıp, paramparça etme ile bunu hem örgütü yüceltmeye hem de beni sözde bir şehit gibi fedai gibi kahraman gibi göstermelerine şahit oldum, zorla. Hayır dediğimde, ben yapamam dediğimde biz seni zorla oraya götürüp olmasa bile aracın içerisine götürüp güvenlik güçlerini arayacağız sözde biri burada diye, gelip aldıklarında seni uzaktan kumanda ile patlatacağız, böyle bir önerisi de oldu. Zaten öleceğimi biliyordum patlama zamanından iki gün önce, orada bir fırsatını bulup kaçtım yoksa örgütün istediği, şunu diyebiliriz, örgütün istediği beni orada paramparça olmamdı. Örgütün tek isteği Kürt gençlerinin ölmesi ya da oradaki gençlerin imha edilmesi. Onun içinde katılmak isteyen kız olsun erkek olsun, bütün gençlere söylüyorum, örgütün artık gerçek yüzünü görün.”
“AİLEM HDP’DEN BASKI GÖRDÜ”
Terör örgütü PKK mensuplarından kaçıp Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı ekiplerine sığınan diğer terörist M.T., 2012 yılında HDP aracılığıyla PKK terör örgütünü tanıdığını söyledi. M.T., “İlk önce HDP il binalarında gençlik çalışmalarında çalışmamı istediler. Daha sonra dağa katılmamı istediler. Bunu da HDP aracılığıyla, orada çalışan Gençlik Kolları ve il yöneticileri tarafından dağa gönderildim. Bu çalışmayı yürütenler çocukları kandırıp dağa gönderenler ailemi tehdit edip bu çocuğun peşini bırak, artık o sizin evladınız değil, artık o bizim evladımız, bizim için savaşacak. Aileye bu tür yaklaşımlarda bulunmuşlar, aileyi yıpratmaya dönük çalışmalar içerisine girmişler. Ailemle daha sonra bağlantıya geçtim, aynen bunları söyledi, işte HDP’den baskı gördüklerini, sadece çocukları değil aynı zamanda çocukları dağa gönderdiklerimiz kişilerle kendi tabanımızı bu aileler tarafından oluşturmaya çalışıyoruz şeklinde açıklamaları aileme bulundular. Örgüt tarafından bana hiçbir şey söylenilmedi, zaten söylenilmiyor, çünkü söylenildiği zaman örgütten kopup gideceğimi, kaçıp gideceğimi, aileme yetişeceğimi zaten örgüt biliyor. Bunu herkes de çok iyi biliyor ki PKK terör örgütü HDP aracılığıyla o tür çalışmaları yürütüyor. Benim aileme de gidip artık bu şahsın size dönmeyeceğini, sanki ben söylemişim gibi gidip aileme bunları söylüyorlar. Kendisi gelmeyecek, istemiyor, burada kendi davası için mücadele edecek, savaşacak bu tür beyanlarda bulunuyor, aileme gidip bunları bizzat söylemişler. Bu tür çalışmaları da HDP üzerinden, zaten herkes biliyor, bu tür çalışmaları yürütüyorlar. PKK terör örgütüne hiçbir şekilde yönelmemeleri gerekiyor ki onun uzantısı olan HDP’ye özellikle hiç yaklaşılmaması gerekiyor. Çünkü legal anlamda tüm çalışmaları HDP üzerinden yürütülüyor” şeklinde konuştu.
“SAVAŞA GİRME YÖNÜNDE İLAÇLAR VERİLDİĞİNİ BİLİYORUM”
Kendisinin terör örgütüne ilk katıldığı zaman Kuzey Irak’a gönderildiğini aktaran M.T., şöyle konuştu:
“İlk katıldığım zaman beni Kuzey Irak’a gönderdiler. Orada yeni savaşçı eğitimi verdikleri zaman iki defa kaçmaya çalıştım. Kaçmaya çalıştığım zaman hiçbir tarafı bilmediğimden dolayı yine yakalandım. 3 ay uğraşıyorlar, insanın beynini yıkamaya çalışıyorlar. PKK terör örgütü içerisinde bire bir ilaç verme gibi bir şey yok, ancak yemek içerisinde veya işte hastalandığın zaman, tedavi yerleri var, oraya götürdükleri zaman farklı ilaçlar veriyorlar. Kişinin kendisini rahatlatabilmesi için, orada kalabilmesi için, düşünce olarak fikir olarak onun terör örgütü benimseyebilmesi için özellikle savaş yönünde, askeri yönünde savaşa girme yönünde bu tür ilaçların verildiğini biliyorum ben.”
“BİRÇOK KÜÇÜK KIZA ZORLA TECAVÜZ OLAYINA ŞAHİT OLDUM”
PKK terör örgütünde kaldığı süre içerisinde birçok infaz ve tecavüz olaylarına şahit olduğunu vurgulayan M.T., şu ifadeleri kullandı:
“İnfazlar çok yaşandı, kaçmaya çalışanlar, iki insan arasında duygusal bir bağ oluştuğu zaman bunları direkt, sorgusuz sualsiz adamları infaz ediyor. Diyarbakır’da 2017 yılında PKK terör örgütü içerisinde tecavüz olayına şahit oldum. 2017 yılında genç bir kıza tecavüz edildi. Tecavüz edildikten sonra kadın kendini intihar etti, bir grup kadın bu kızı gömdü. Ailesine veya yakınına örgüt tarafından herhangi bir bilgi verilmedi. PKK terör örgütü içerisinde bu tür olaylar çok oluyor. Özellikle genç kızlara cinsel istismar ve tecavüz olayları örgütün bulunduğu yerde çok yaşanılıyor. İntihar olayı PKK terör örgütünde farklı bir şekilde farklı bir şekilde anlatıldı. İntihar değil, tecavüz olayı olmamış gibi bunu yansıtmaya çalıştılar. Bu tür olaylar olduğu zaman, tecavüz olayları, intihar vakaları, diğer örgüt mensupları etkilenmesin diye veya kaçmasınlar diye bunu yansıtmıyorlar. Örgüt içerisinde kaldığım süre içerisinde birçok defa küfre hakarete maruz kaldım, baskıya maruz kaldım. Birçok defa tehdit edildim, daha sonra birçok defa kaçmaya çalıştım, kaçmayı başaramadım, yakalandığım zaman beni tecrit altına aldılar. Tüm bunları artık hazmedemeyip, PKK terör örgütünün iç yüzünü gördükten sonra kaçmaya karar verdim. Yeni katılmıştım, yeni savaşçı eğitimlerinde iki defa kaçmaya çalışmıştım, yeni gittiğimden dolayı sadece işte kaçıp gidip ne yapacaksın, burada kal gibi birçok vaatte bulundular. PKK’nın zaten bir tek amacı var halkla devletin arasını açmak bunun için de gençleri kandırıp dağa götürüp devlete karşı savaştırmak, tek amacı budur. PKK terör örgütünün iç yüzünü çok iyi bilsinler, amacını gayesini bilip bir an önce gelip ailelerine devlete sığınsınlar. PKK terör örgütünün onlara verebileceği hiçbir şey yok ölümden başka. PKK terör örgütü anlatıldığı gibi devlet değil, devletin şefkatli kollarına gelip kendilerini teslim etsinler. Bahsedildiği gibi, söylenildiği gibi devlette herhangi bir şeye maruz kalma durumu söz konusu değil. Ceza alma söz konusu değil, gelip teslim olsun, devletine yardımcı olsun, devlet ona karşın bırakıyor, çünkü kendi hür iradesi ile oraya gidip katılmamış, savaşmamış PKK zoru ile yaşanmış bir şeydir. Özellikle kadınlar PKK terör örgütü içerisinde tecavüze cinsel istismara maruz kalmamaları için bir bütünen PKK terör örgütünden kopuşu gerçekleştirmeleri gerekir. Bu hem onlara hem de ailelerine çok büyük zarar verir, PKK terör örgütünde kaldıkları süre içerisinde vahamete, işkenceye tecavüze cinsel istismara maruz kalacaklar. Bir an önce gelip ailelerine devlete sığınsınlar.”
“ÜST DÜZEY YÖNETİCİLERİN YANINDA 30 KIZ VAR”
Aileleri özellikle kız çocuklarına sahip çıkması konusunda uyaran M.T., şöyle devam etti:
“13-14 yaşındaki kız çocukları özellikle PKK terör örgütü içerisinde cinsel istismara maruz kalıyorlar. 13-14 yaşındaki kız çocuğu kaçmaya çalışsa da kaçamaz, yolu bilemez, yakalandığı zaman da yine cinsel istismara tacize maruz bırakılıyor PKK terör örgütü içerisinde. PKK terör örgütü içerisinde birçok sorun ve ilişkiler çıkıyor, bu ilişkiler çıktığı zaman üst düzey yöneticiler tarafından bu şahıslar infaz ediliyor. Ancak bakıldığı zaman da bu üst düzey yöneticiler özellikle yanlarına 15-30 arasında genç kızlar var. Bunlar da tecavüze cinsel istismara maruz kalıyor. Ancak onlar üst düzey yöneticilerin yanlarında kaldıkları ve korktukları için hiçbir şey yapamıyorlar. Bu üst düzey yöneticiler tarafından öldürüleceklerini bildiklerinden dolayı korktukları için sessiz kalıyorlar. Kuzey Irak’ta bulunan PKK’nın üst düzey yöneticileri Cemil Bayık, Duran Kalkan, Murat Karayılan’ın yanında 30 tane genç kız var. Bunları bizzat ben gördüm, şahit oldum. Bunların yanında 20 kiminin yanında 30 kız var. Gördüm, bunlara tecavüz ediliyor, cinsel istismarda bulunuluyor. Ancak bu kızlar korkularından dolayı hiçbir şey yapamıyorlar. Farklı bir arayış içerisine giremiyorlar öldürüleceklerini bildikleri için. Bu tür durumlar yaşandığı zaman cinsel istismar olduğu zaman hemen üst yöneticiler tarafından bu şahıslar öldürülüyor.”
About Post Author

Warning: Undefined array key 0 in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 493
Warning: Attempt to read property "cat_ID" on null in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 493
Ekonomi
Emeklilik yaşı yükseliyor: Mezarda emeklilik dönemine hoş geldiniz

Türkiye’de emeklilik sistemine yönelik yapılan düzenlemeler, çalışanların gelecek planlarını derinden etkiliyor. Özellikle 2008 yılı sonrasında sigortalı olanlar için emeklilik yaşı kademeli olarak 65’e yükseliyor. SGK uzmanlarının açıklamalarına göre, 58-60 yaş aralığında emekli olmak artık oldukça zor. Peki, yeni emeklilik sisteminde neler değişti? İşte tüm detaylar…
2008 SONRASI SİGORTALILAR İÇİN EMEKLİLİK YAŞI 65’E ÇIKIYOR
Sosyal güvenlik reformları kapsamında yapılan değişiklikler, emeklilik sürecinde önemli bir dönüm noktası oluşturuyor. SGK Uzmanı İsa Karakaş’ın açıklamalarına göre, 1 Mayıs 2008 sonrasında sigortalı olanlar için emeklilik yaşı kademeli olarak 65’e yükseliyor. Bu durum, özellikle genç çalışanlar için erken emekliliği neredeyse imkânsız hale getiriyor.
SGK mevzuatına göre, 30 Nisan 2008’den önce sigortalı olanlar, kadınlar için 58, erkekler için 60 yaşında emekli olabiliyor. Ancak 1 Mayıs 2008 sonrasında sigortalı olanlar için bu yaş sınırı kademeli olarak artırılıyor. Yeni sistemde, emeklilik için gereken şartları sağlamak her geçen gün daha da zorlaşıyor.
ERKEN EMEKLİLİK ŞARTLARI ZORLAŞIYOR
SGK sisteminde emekli olabilmek için üç temel kriter bulunuyor:
- Yaş Şartı: 2008 öncesinde sigortalı olanlar için kadınlarda 58, erkeklerde 60 yaş sınırı korunurken, yeni düzenlemeyle 65 yaş zorunlu hale geliyor.
- Prim Gün Sayısı: SSK’lılar için 7.000, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı sigortalıları için ise 9.000 prim günü tamamlanması gerekiyor.
- Sigortalılık Süresi: Sigortalılık süresi de emeklilik hakkını belirleyen en önemli faktörlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.
1 MAYIS 2008 SONRASI SİGORTALILAR İÇİN KRİTİK DÖNEM
Özellikle 2008 sonrasında sigortalı olan çalışanlar için emeklilik şartları büyük önem taşıyor. Yeni sistemde, sigorta başlangıcı bu tarihten sonra olan kişilerin, emeklilik yaşını 65’e çıkarmamak için prim gün sayılarını mümkün olduğunca erken tamamlamaları gerekiyor. Örneğin, 2015’te sigorta girişi yapılan bir kişi, 2035’e kadar prim gün şartını tamamlarsa 58 yaşında emekli olabilecek. Ancak prim ödemelerini 2048’e kadar uzatırsa, emeklilik yaşı 65’e çıkacak.
SSK, BAĞ-KUR VE EMEKLİ SANDIĞI ARASINDAKİ FARKLAR
- SSK’lılar İçin Avantajlı Durum: Prim gün şartı 7.000 olarak belirlenirken, nispeten daha erken emekli olabilme şansı sunuyor.
- Bağ-Kur ve Emekli Sandığı Daha Dezavantajlı: 9.000 prim günü zorunluluğu nedeniyle, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı sigortalıları daha uzun süre çalışmak zorunda kalıyor.
YENİ DÜZENLEMELER GÜNDEMDE
EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) düzenlemesinin ardından kademeli emeklilikle ilgili yeni düzenleme beklentileri de artıyor. Uzmanlar, 2008 sonrası sigorta girişi olanlar için daha esnek bir emeklilik sistemi getirilmesi gerektiğini savunuyor. Ancak mevcut tabloya bakıldığında, 65 yaş emekliliği artık kaçınılmaz hale gelmiş durumda.
Emeklilik planlamasında yaşanan bu değişiklikler, çalışanlar için daha uzun çalışma hayatını zorunlu kılıyor. Gelecekte yeni düzenlemeler gündeme gelir mi bilinmez, ancak şu anki sistemde erken emeklilik giderek zorlaşıyor.
About Post Author
Ekonomi
Aile Destek Ödemeleri’nde flaş gelişme: Bakanlık duyurdu

Hazine ve Maliye Bakanlığı, dar gelirli ailelere yönelik sağlanan Aile Destek Programı hakkında kritik bir açıklama yaptı. 2023 ve 2024 yıllarında aylık 850 TL ile 1.250 TL arasında destek alan milyonlarca aile, 2025 yılında ödemelerin devam edip etmeyeceğini merak ediyor. İşte son gelişmeler ve resmi açıklamaların detayları…
AİLE DESTEK PROGRAMI NEDİR, NE ZAMAN BAŞLADI?
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından Haziran 2022’de hayata geçirilen program, geçici bir sosyal yardım projesi olarak tasarlandı. İki yıl boyunca belirlenen kriterleri karşılayan ihtiyaç sahibi ailelere düzenli nakdi destek sağlandı. 2024 Aralık ayına kadar devam eden program kapsamında, Türkiye genelinde milyonlarca hane ekonomik olarak desteklendi.
2025 YILINDA ÖDEMELER DURDURULDU MU?
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yaptığı resmi açıklamaya göre, Aile Destek Programı’nın süresi 2024 sonunda doldu. Programın başlangıç aşamasında “geçici” olarak duyurulduğu vurgulanırken, 2025 yılı itibarıyla ödemelerin otomatik olarak sonlandırıldığı belirtildi. Bakanlık yetkilileri, “Programın uzatılmasına yönelik herhangi bir talimat verilmedi. Süreli bir proje olduğu için sonlandırma kararı alındı” ifadelerini kullandı.
YARDIMLARIN KESİLMESİNE TEPKİLER SÜRÜYOR
Ödemelerin kesilmesi, özellikle düşük gelirli aileler arasında endişeye neden oldu. Sosyal medya platformlarında ve sivil toplum kuruluşları aracılığıyla yardımların yeniden başlatılması talepleri artarken, hükümet yetkililerinden şimdilik net bir yanıt gelmedi. Vatandaşlar, alternatif destek mekanizmalarının devreye alınıp alınmayacağını araştırıyor.
HÜKÜMETTEN NET AÇIKLAMA: ‘YANLIŞ BİLGİLERE İTİBAR ETMEYİN’
Bakanlık, basında yer alan “programın gizlice sonlandırıldığı” iddialarına yanıt verdi. Yapılan yazılı açıklamada, “Aile Destek Programı, başlangıçta belirtildiği üzere süreli bir projeydi. Bakanlık tarafından herhangi bir ek karar alınmamıştır. Süre dolduğu için sistem otomatik olarak sonlandı. Haberlerdeki spekülatif bilgiler gerçeği yansıtmamaktadır” denildi.
2025’TE YENİ DESTEK PAKETLERİ GELECEK Mİ?
Dar gelirli ailelerin gündeminde, “Yardımların yerini alacak yeni projeler olacak mı?” sorusu yer alıyor. Hükümet yetkilileri, sosyal yardımlara yönelik farklı programların değerlendirildiğini ancak şu an için somut bir adım olmadığını dile getiriyor. Konuyla ilgili gelişmelerin, önümüzdeki aylarda yapılacak bütçe görüşmelerinde netleşmesi bekleniyor.
SONUÇ: AİLE DESTEK PROGRAMI TARİHE KARIŞTI
2022’de başlayan ve iki yıl boyunca yüz binlerce ailenin hayatına dokunan program, 2025 itibarıyla resmen sona erdi. Vatandaşların, muhtemel yeni destekler için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları ile İŞKUR üzerinden açıklamaları takip etmesi öneriliyor.
About Post Author
Ekonomi
EYT mağdurlarına özel Kademeli Emeklilik formülü

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesinin ardından kademeli emeklilik konusu gündemde kalmaya devam ediyor. Emekli maaşlarına yapılan zamların ardından birçok vatandaş, kademeli emeklilikle ilgili gelişmeleri yakından takip ediyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın açıklamaları ve TBMM’de ele alınan yasa teklifleri, bu konuda beklentileri artırdı. Peki, kademeli emeklilik düzenlemesi 2025 yılında yürürlüğe girecek mi? İşte son gelişmeler…
KADEMELİ EMEKLİLİK DÜZENLEMESİ GELİYOR MU?
Kademeli emeklilik sistemi, sigortalı çalışanların belirli bir yaşa ve prim gününe ulaştıklarında kısmi emeklilik hakkı kazanmasını sağlayan bir düzenleme olarak biliniyor. Ancak bu sistemin nasıl işleyeceği, sigortalılık başlangıç tarihine ve sigorta türüne bağlı olarak değişiklik gösteriyor.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda gündeme gelen yasa teklifleri sonrasında, EYT kapsamına giremeyen vatandaşlar için kademeli emeklilik beklentisi artmış durumda. Özellikle, prim gün sayısını doldurmasına rağmen yaş şartı nedeniyle emekli olamayan sigortalılar, yeni bir düzenleme yapılmasını talep ediyor.
HÜKÜMETİN KADEMELİ EMEKLİLİK KONUSUNDAKİ TUTUMU
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Emeklilik sisteminde şu an için bir değişiklik planlamıyoruz. Emekli olabilmek için gereken prim ve yıl şartları devam edecek.”
Bu açıklama, kademeli emeklilik düzenlemesi bekleyen vatandaşlar için hükümetin net tutumunu ortaya koyuyor. Ancak bazı uzmanlar, ilerleyen yıllarda bu konuda bir düzenleme yapılabileceğini öngörüyor.
UZMANLAR NE DİYOR?
Sosyal Güvenlik Baş Uzmanı İsa Karakaş, yaptığı değerlendirmede kademeli emekliliğin kaçınılmaz olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Kademeli emeklilik düzenlemesi eninde sonunda yapılacaktır. Çünkü sosyal güvenlik sisteminde büyük bir dengesizlik oluştu. EYT ile bazı vatandaşlar 17-24 yıl gibi kısa sürelerde emekli olurken, diğerleri çok daha uzun süre beklemek zorunda kaldı. Bu sistemin daha adil hale getirilmesi gerekiyor. Benim tahminim, 2027 yılına kadar bu konuda bir düzenleme geleceği yönünde.”
BAKAN IŞIKHAN’DAN SON AÇIKLAMALAR
Bakan Vedat Işıkhan, 13 Ocak’ta katıldığı bir canlı yayında kademeli emeklilik konusuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
“Burada asla bir mağduriyet söz konusu değildir. Biz mevcut aktüeryal dengeyi koruyarak emeklilerimize aylıkları düzenli bir şekilde ödeyebilmek ve sağlık hizmetlerini sürdürülebilir hale getirebilmek için çalışıyoruz.”
Bu açıklamalar, hükümetin önceliğinin mevcut emeklilik sistemini korumak olduğunu ve kademeli emeklilik konusunda yakın vadede bir düzenleme yapılmayabileceğini gösteriyor.
KADEMELİ EMEKLİLİK BEKLENTİLERİ DEVAM EDİYOR
Her ne kadar hükümet yetkilileri şu an için bir değişiklik öngörmese de, EYT kapsamına giremeyen ve yaş bekleyen sigortalılar için kademeli emeklilik talebi gündemdeki yerini koruyor. Önümüzdeki süreçte TBMM’de verilecek yeni yasa teklifleri ve sosyal güvenlik alanında yapılacak olası düzenlemeler, bu konunun nasıl şekilleneceğini belirleyecek.
Vatandaşlar ise 2025 yılı ve sonrasında kademeli emekliliğe dair yeni gelişmeleri yakından takip etmeye devam edecek.
Warning: Undefined variable $user_ID in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/comments.php on line 49
You must be logged in to post a comment Login