Connect with us

Sonbaharda Salgın Çok Daha Kötü Olacak!

Prof. Dr. Bengi Başer, corona virüsü ile mücadeleye ilişkin kritik bilgiler verdi. Başer, testlerin vatandaştan çok ayrıcalıklı gruplara yapıldığına kendilerinin de şahit olduğuna dikkat çekti. Salgının sonbaharda çok çılgın bir şekilde artış göstereceğine de işaret eden Başer, okulların 21 Eylül’de açılması ile ilgili de önemli değerlendirmelerde bulundu. İşte Başer’den çarpıcı açıklamalar…

Birçok ülkede kontrol altına alınan koronavirüs vakaları yeniden artışa geçti. Bu ülkeler arasında Türkiye de var. Peki bu artışın nedeni rehavet mi? Virüs mutasyona uğradı mı? Testler vatandaşlara değil ayrıcalıklı gruplara mı yapılıyor? Okullar açılmalı mı? 65 yaş üstü vatandaşlara kısıtlamalar gerekli mi? Aşı çalışmaları ne durumda?

İşte tüm bu soruların yanıtını özel bir hastanenin Kardiyoloji Bölümünden Prof. Dr. Bengi Başer verdi.

“SİYASİLERİN AÇIKLAMALARI İKİLEM YARATTI”

Tüm dünyanın yaz başına güzel vaka sayılarıyla girdiğine dikkat çeken Başer, artışın nedenini şöyle açıkladı:
“Aşırı özgürlüklerden yoksun bırakmak galiba insan doğasına biraz aykırı. Bir bıkkınlık oldu. Siyasi liderlerin de etkisi büyük. Mesela Amerika, İngiltere, Brezilya gibi ülkelerde de gördük. Biz bu işi hallediyoruz bitebilir, yaz zamanı bitebilir ya da bunun bir süreci var bu virüs belki de kendiliğinden silinecek gibi ifadeler insanlarda rahatlığa yol açtı.

Bütün bunlar insanlarda ikilem yarattı, hatta garip komplo teorileri bile üretildi. Bir diğer rehavet sebebi ise açılımlar oldu. ‘Yeni normal’ dendi ama insanoğlu konfor ve sosyalliğinden ödün vermemek adına çok fazla gevşedi. Ve bir anda dizginlerinden boşanırcasına insanlar kendini dışarı attı, ne mesafe ne maske umursamadılar”.

“DÜNYA GENELİNDE ÖLÜMLER AZALDI”

Corona virüsünün mutasyona uğrayıp uğramadığına ilişkin açıklamalarda bulunan Başer, bu konuda dünya genelindeki fikirlerin çok çeşitli olduğunu vurguladı.

“Virüs mutasyona uğradı” diyenin de “uğramadı” diyenin de olduğuna işaret eden Başer, konuya ilişkin şunları söyledi:
“Ölüm oranlarının düştüğünü söyleyen bazı bilim insanları bunun sebebinin virüsün mutasyona uğraması olduğunu belirtiyor. Bazı bilim çevreleri ise ölüm oranlarının düşmesinde riskli grupların ilk ölümlerle birlikte azaldığını savunuyor.

Advertisement

Türk Tabipler Birliği’nin açıklaması ise ölüm oranlarının arttığı yönünde. Tabi bu sonucun çıkmasında, test sayıları, sadece pozitif vakaları baz alıyor olmamız, asemptomatik vakaları atlıyor oluşumuz etkili olabilir, bu oranları bozuyor olabilir. Dünya genelinde ölümlerin azaldığı bir gerçek, bunda belki erken tanı ve tedavi başarısı gibi unsurlar da var” diye konuştu.

“TESTLER AYRICALIKLI GRUPLARA YAPILIYOR”

Testlerin halktan ziyade siyasiler, siyasilerin organizasyonlarına katılacak kişiler ve futbolcular gibi belirlenen bazı ayrıcalıklı gruplara yapıldığına ilişkin iddialarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Başer, şunları söyledi:
“Bunlar ne yazık ki doğru. Bizler de şahit oluyoruz. Keşke olmasa. Bizim istediğimiz şudur; toplumdan da alınacak testlerin yanında en önemlisi bulaştırıcı olma ihtimali yüksek olan kesimlere düzenli test yapılması.

Mesela biz sağlık çalışanları, toplu taşıma sürücüleri, bankacılar, market çalışanları gibi sürekli insanlarla iletişim halinde olan kesimler. Mesela turizm de bunun içine dahil edilebilir. Ki ne kadar test yapıldı otellerde çalışanlara bilmiyoruz.

Biraz daha şeffaflığa ihtiyaç var. Tekrar edilen testlerin sayısı pek bir anlam ifade etmiyor. Yapılan test sayısından ziyade test yapılan kişi sayısı ve test yapılan grupların açıklanması önemli. Testlerin son dönemde artışı güzel bir şey, ama bu artışın daha dengeli ve dediğim kesimlere yoğunlukla yapılması bizi daha nitelikli test yapan bir ülke haline getirecektir.”

“VAKA SAYILARI ARASINDA ÇELİŞKİLER VAR”

Vaka sayıları ile ilgili Sağlık Müdürlüklerinden farklı, valiliklerden farklı, Türk Tabipler Birliği’nden farklı rakamlar geldiğini anlatan Başer, “Mesela Ankara’da sadece günlük binlerin üzerine çıkan vaka sayılarından bahsediliyor. Hastaneler dolu deniyor. Güneydoğuda, Konya’da meslektaşlarımız var, onlardan da bilgi geliyor. Ama resmi açıklama olarak da Sağlık Bakanlığını baz almak zorundayız.

Tabi tüm bunları birleştirdiğimizde bir çelişki çıkıyor ortaya. Bilmiyorum bu nasıl çözümlenecek. Belki şehir şehir veriler ortaya konabilir. Hatta keşke hastane hastane verileri ortaya koysak şeffaf bir biçimde, bir çok ülkenin yaptığı gibi” ifadelerinde bulundu.

Advertisement

“21 EYLÜL OKULLAR İÇİN ERKEN BİR TARİH”

Okulların açılmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Başer, seyreltilmiş kademeli bir eğitim planlaması yapılması gerektiğini söyledi. Ancak var olan şartlarda 21 Eylül’ün erken bir tarih olduğuna dikkat çekti. Başer, şunları kaydetti:
“Bizde kaç derslik var? Kaç devlet okulu kaç özel okul var? Hangi şartlar ayarlanabilir? Hangi sınıfa kaç çocuk alınabilir? Aslında bu veri tabanı oluşturularak analizlere göre hareket edilebilirdi. Özel okullar bir takım konularda öncülük yapabilirdi. Kardeş okullar seçilebilirdi.

Malum devletin ayırdığı pay çok yüksek değil milli eğitime. Onun için bu okullarda yapılabilecek şeyler çok sınırlı. En merkezi yerlerde bile hijyenden yoksun pek çok devlet okulu görebiliyorsunuz. Tuvaletlerin bu anlamda bulaşıcı olduğu biliniyor ama bu anlamada neler yapıldı bilmiyoruz.

İyi bir planlama için önümüzde kocaman bir yaz vardı. Ama bu ne kadar yapıldı bilmiyoruz. Şimdi çok hızlı bir şekilde bir şeyleri idare etmeye çalışıyoruz ama 21 Eylül’ün erken bir tarih olduğunu düşünüyorum.

Eğer açılacaksa belli bir sistem oturtulmalı, sınıflar ve hasta sayılarına bakarak günlük ne oluyor analiz edilmeli. Günlük düzenli testler yapılmalı. Tüm bunlara rağmen okullarını açan İsrail, Avusturalya, ABD, Çin, Almanya, Güney Kore’de vakalar artınca tekrar okulları kapattılar, karantinalara başladılar. Biz korkulu rüya görmemek için en güzeli en baştan kontrollü gidelim. Testleri arttıracağımız bir süreci oluşturalım.”

“SALGIN SONBAHARDA ÇILGIN BİR ARTIŞ GÖSTERECEK”

Salgını seyri ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Başer, sonbaharı işaret etti,
“Görünen köy kılavuz istemez. Çok zeki olmamız da gerekmiyor. Gerek Dünya Sağlık Örgütü gerek epidemiyologlar, bilim insanları olarak bizler diyoruz ki, bu salgın sonbaharda çok çılgın bir artış gösterecek. Vaka sayıları daha da artacak.

Sebebi ise mevsimsel griplerin ifluenza başta olmak üzere artması, soğuk havalarla birlikte kapalı ortamlarda bulaş riskinin fazlalaşması. Dolayısıyla bütün bunları yaptıktan sonra doğru dürüst okulları açalım. Onun için ben bu sonbaharın bütün bunların yapılması için biraz erken olduğuna inananlardanım” dedi.

Advertisement

“SEÇİMLERDEKİ ÖRGÜTLENMELER GİBİ ÖRGÜTLENMELİ”

Başer, halen sokağa çıkmalarında kısıtlamalar bulunan 65 yaş ve üstü vatandaşların durumuna da dikkat çekti. Yaşlıların evde tutularak risklerden korunamayacağını anlatan Başer, şu ifadelerde bulundu:
“Çünkü en büyük etkileşimler ve kümelenmeler ev ortamlarında oluyor. Evde tutmak yerine belli saatleri ayırıp şu şu saatlerde banka market alışveriş merkezi ve saire bu gruba aittir diyebilirsiniz. Bakın batıda bir sürü ülke bunu yapıyor. Ya da muhtarlıklarla hatta gerekirse apartman yöneticilerine kadar birlikte çok güzel bir örgütlenme yapabilirsiniz.

Biliyorsunuz biz seçim zamanlarında çok güzel örgütleniyoruz, muhtarlarımızın hepsini kullanıyoruz. Bu zamanda da kullanalım biz onları. Güzelce mahallerimizi örgütleyelim. İnanın olur bu. Sadece 65 yaş üstünü eve kapatmak olmaz. Adil olmak gerek. Çoğu dar gelirli insanlar, emekli insanlar. Çoğu akşam pazarına gidiyor daha ucuza gıda alabilmek için.

Herkesin çoluğu çocuğu yok ki. Yalnız olanlar, yardım edeni olmayanlar da var. Bu şekilde sivil itaatsizliğe yöneltirsiniz insanları. Ki o grup herkesten daha çok dikkatli ve biz haksızlık yapıyoruz o gruba.”

“AŞIYA ÇOK BEL BAĞLAMAYIN”

Prof. Dr. Başer, tüm dünyada devam eden aşı çalışmaları ve siyasilerin bu konudaki konuşmalarıyla ilgili de dikkat çekici açıklamalar yaptı. Yeni bir dünya düzenine girildiğine işaret eden Başer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yeni bir dünya düzenine girdik. Çok prototip liderler var. ABD’de, Rusya’da, İngiltere’de görüyoruz. Mesela Trump seçimlerden önce aşıyı yetiştireceksiniz diyor, bilim insanları bunu eleştiriyor. Herşeyin bir planlaması, zamanı vardır ona göre çalışması yürütülür.

Rusya’ya baktığımızda bir anda aşıyı bulduk dediler sanki vahiy inmiş gibi ama açıklanmış tam bir bilimsel veri yok. Ben kızıma yaptırdım gibi bir bilimsellik olamaz. Dolayısıyla Rusya’nın amacı kendisi ön plana çıkartmak ilk silahı ben çekerim demektir.

Yeni dediğim yeni düzende nasıl ki bir nükleer silah, petrol sahibi olmak önemliyse aşı sahibi de olmak çok önemli görülüyor. O nedenle bir yarış var. ama bu öncelik değil insan hayatı söz konusu. Peki biz nasıl güveneceğiz? Bilimden şaşmamak lazım.

Advertisement

Bu anlamda da Almanya’nın, İngiltere’nin, ABD’nin çalıştığı aşılar son derece güven verici ve ön sonuçları iyi olan çalışmalar. Türkiye’de de Biyontech firmasının Pfizer ile birlikte yürüttüğü aşı çalışmalarına İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Faz 3 çalışması için ortak oldu.

CORONA AŞISI NE KADAR KORUR?

Dünya Sağlık Örgütü açıklamasında ‘Aşıya çok bel bağlamayın belki hiç olmayacak’ dedi. ‘Maske, mesafe ve hijyen uzun süre tek koruyucumuz olabilir’ dediler.

Bakın bugün yapılan influenza aşısı bile asla yüzde 100 korumaz ki, yüzde 70 korur. Corona virüsü aşısı için de yüzde kaç korur, ne kadar süreyle korur bunu net olarak bilmiyoruz. Faz 3 çalışmalarıyla birlikte ilerleyen süreçlerde netleşecek bu bilgiler.”

About Post Author

Advertisement
Click to comment

You must be logged in to post a comment Login

Leave a Reply

Ekonomi

1991-1998- 2001- 2008 arası çalışanların emeklilik tablosu hesaplandı

Türkiye’de erken emeklilik şartları, sigorta başlangıç tarihleri, prim gün sayıları ve emeklilik yaşına göre değişiklik gösteriyor. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından yayımlanan güncellenmiş tablo, milyonlarca çalışanın erken emeklilik şartlarını net bir şekilde belirliyor. Yeni düzenlemeler, 1999 öncesi ve sonrası sigorta girişi olan çalışanlar için farklı kriterler sunuyor.

ERKEN EMEKLİLİK ŞARTLARI NELERDİR?

Erken emeklilik hakkı, sigorta başlangıç tarihine ve ödenen prim günlerine bağlı olarak değişiyor. Özellikle 31 Aralık 2008 sonrası sigorta girişi olan çalışanlar için yaş ve prim şartları daha farklı şekilde düzenlenmiş durumda.

  • 31 Aralık 2008 ve Sonrası: Erkeklerde 7.100 gün prim ve 60 yaş, kadınlarda ise 7.100 gün prim ve 58 yaş şartı bulunuyor.
  • 09 Eylül 1999 – 31 Aralık 2008 Arası: Erkekler için 7.000 gün prim ve 60 yaş, kadınlar için 7.000 gün prim ve 58 yaş şartı geçerli.

Daha eski sigorta başlangıç tarihlerinde prim gün sayısı ve yaş şartları kademeli olarak düşüş gösteriyor. Her sigorta başlangıç tarihi için farklı kriterler uygulanıyor. Örneğin, 24 Mayıs 1998 – 23 Mayıs 1999 tarihleri arasında sigortalı olan kadınlar için 20 yıl sigortalılık süresi ve 5.975 gün prim ödeme şartı aranıyor.

ERKEKLER İÇİN EMEKLİLİK ŞARTLARI

  • 31 Aralık 2008 ve Sonrası: 7.100 gün prim, 60 yaş
  • 09 Eylül 1999 – 31 Aralık 2008: 7.000 gün prim, 60 yaş
  • 24 Kasım 1998 – 08 Eylül 1999: 25 yıl sigortalılık, 5.975 gün prim, 58 yaş
  • 24 Mayıs 1997 – 23 Kasım 1998: 25 yıl sigortalılık, 5.900 gün prim, 57 yaş
  • 24 Kasım 1995 – 23 Mayıs 1997: 25 yıl sigortalılık, 5.825 gün prim, 56 yaş

Sigorta başlangıç tarihi daha eskiye gittikçe prim gün sayısı ve yaş şartı kademeli olarak azalıyor. Örneğin, 24 Mayıs 1985 – 23 Mayıs 1986 arasında sigortalı olan erkekler için 25 yıl sigortalılık süresi, 5.075 gün prim ödemesi ve 53 yaş şartı bulunuyor.

KADINLAR İÇİN EMEKLİLİK ŞARTLARI

  • 31 Aralık 2008 ve Sonrası: 7.100 gün prim, 58 yaş
  • 09 Eylül 1999 – 31 Aralık 2008: 7.000 gün prim, 58 yaş
  • 24 Mayıs 1999 – 08 Eylül 1999: 20 yıl sigortalılık, 5.975 gün prim, 56 yaş
  • 24 Mayıs 1998 – 23 Mayıs 1999: 20 yıl sigortalılık, 5.975 gün prim, 55 yaş
  • 24 Mayıs 1997 – 23 Mayıs 1998: 20 yıl sigortalılık, 5.975 gün prim, 54 yaş

Kadınlar için de sigorta başlangıç tarihi daha eskiye gittikçe prim gün sayısı ve yaş şartı kademeli olarak azalıyor. 01 Nisan 1981 ve öncesinde sigorta başlangıcı olan kadınlar için 20 yıl sigortalılık süresi ve 5.000 gün prim ödemesi yeterli görülüyor ve yaş şartı aranmıyor.

ERKEN EMEKLİLİK BEKLENTİLERİ

Çalışanlar, sigorta başlangıç tarihlerine bağlı olarak erken emeklilik şartlarını dikkatle takip ediyor. SGK tarafından yayımlanan güncellenmiş tablo, çalışanların emeklilik planlamalarını yapmalarına yardımcı oluyor. Her bireyin kendi sigorta giriş tarihine göre belirlenen prim gün sayısı ve yaş şartlarını incelemesi, erken emeklilik süreci hakkında daha bilinçli kararlar almasını sağlayacaktır.

Advertisement

About Post Author

Continue Reading

Gündem

Kadın garsonun yüzüne tabakla vurdu

Londra’daki Nando’s restoranında meydana gelen bir olay, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Bir ailenin akşam yemeği için gittiği restoranda, erkek bir müşteri garsona tabakla vurdu. O anlar, restoranın güvenlik kameralarına yansıdı ve olay, hızla sosyal medyada viral oldu.

GARSON ZAHRA’YA SALDIRI GERÇEKLEŞTİ

Olay, Londra’nın Stratford semtinde bulunan Nando’s restoranında yaşandı. CCTV görüntülerinde, garson Zahra’nın masaya sipariş getirdiği sırada, erkek müşterinin tabakla ona vurduğu görülüyor. Saldırıya uğrayan garsonun bağırarak uzaklaştığı ve ailenin hiçbir şey olmamış gibi restorandan ayrıldığı dikkat çekiyor.

ZAHRA, POLİSİN YAKLAŞIMINDAN DUYDUĞU HAYAL KIRIKLIĞINI PAYLAŞTI

Olay sonrası TikTok’ta bir video paylaşan Zahra, özellikle Met Polisi’nin olayın başındaki yaklaşımından duyduğu hayal kırıklığını dile getirdi. İlk başta, polis soruşturmayı gerektiği gibi ele almadı ve Zahra’yı hayal kırıklığına uğrattı. Ancak, olayın sosyal medyada büyük ses getirmesi ve kamuoyundan gelen tepkiler sonrasında, polis soruşturmayı yeniden başlattı.

POLİS, ŞÜPHELİYİ TUTUKLADI

Advertisement

Met Polisi, Mart 2024’te gerçekleşen saldırıyla ilgili olarak 32 yaşındaki bir şüpheliyi 30 Ocak Perşembe günü tutukladı. Şüpheli, sorgusunun ardından kefaletle serbest bırakıldı ve Mart ayı ortasında tekrar ifadeye çağrılacak.

ZAHRA’DAN TOPLUMSAL FARKINDALIK ÇAĞRISI

Zahra, sosyal medyada kendisine gösterilen yoğun desteğe teşekkür ederken, kadınlara, genç kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet olaylarının artmasına dikkat çekmek için yaşadıklarını paylaşmanın önemli olduğunu vurguladı. Benzer olayların yaşanmaması için toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini belirtti.

MET POLİSİ’NDEN İHBAR ÇAĞRISI

Met Polisi, olayla ilgili bilgisi olan kişilerin 101 numaralı telefonu aramalarını veya @MetCC sosyal medya hesabı üzerinden CAD 1872/21Aug referans numarasıyla ihbarda bulunmalarını istedi. Soruşturma devam ediyor.

About Post Author

Continue Reading

Ekonomi

Kira artış oranları belli oldu: Şubat ayında kira zamları ne kadar olacak?

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ocak ayı enflasyon verilerini açıkladı. Enflasyon rakamlarının duyurulmasıyla birlikte milyonlarca kiracının ve ev sahibinin merakla beklediği Şubat ayı kira artış oranı da netleşti. Peki, 2025 yılı Şubat ayında kira artış oranı yüzde kaç oldu? Ev sahipleri kiralarına en fazla ne kadar zam yapabilecek? İşte detaylar…

TÜİK OCAK AYI ENFLASYON VERİLERİNİ AÇIKLADI

TÜİK tarafından açıklanan verilere göre, Ocak ayı enflasyonu yüzde 5,03 olarak belirlendi. Yıllık enflasyon ise yüzde 42,12 olarak duyuruldu. 12 aylık ortalama enflasyon oranı ise kira zam oranının belirlenmesinde etkili oldu.

ŞUBAT AYI KİRA ZAM ORANI YÜZDE KAÇ OLDU?

Geçtiğimiz ay TÜİK, kira artış oranını yüzde 58,51 olarak açıklamıştı. Ocak ayı TÜFE rakamlarının belirlenmesiyle Şubat ayı kira zam oranı yüzde 56,35 olarak hesaplandı. Bu oran, ev sahiplerinin sözleşme yenileme döneminde uygulayabileceği tavan zam oranı olacak.

KİRA ARTIŞI NASIL HESAPLANIR?

Kira artış oranının belirlenmesiyle birlikte yeni kira bedelleri de netleşti. İşte bazı örnek hesaplamalar:

Advertisement
  • Mevcut Kira Bedeli: 10.000 TL
    Artış Oranı: %56,35
    Yeni Kira Bedeli: 15.635 TL
  • Mevcut Kira Bedeli: 20.000 TL
    Artış Oranı: %56,35
    Yeni Kira Bedeli: 31.270 TL

Ev sahipleri ve kiracılar, belirtilen oranı göz önünde bulundurarak yeni kira bedellerini belirleyebilir. 2025 yılı için kira artış oranları, enflasyon verilerine bağlı olarak şekillenmeye devam edecek.

About Post Author

Continue Reading

Kaçırmayın

Gündem2 gün ago

Kadın garsonun yüzüne tabakla vurdu

Londra’daki Nando’s restoranında meydana gelen bir olay, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Bir ailenin akşam yemeği için gittiği restoranda, erkek...

Gündem1 hafta ago

Son Dakika! Ekrem İmamoğlu’na yeni soruşturma

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun düzenlediği "Heybedeki Turp" konulu basın toplantısının ardından başlatılan soruşturma, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Özellikle...

Gündem2 hafta ago

Yüksel Güran ve Salim Güran arasında ilişki var mı? Gerekçeli kararda net olarak açıklandı

Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin davada, 4 sanığa verilen 3 ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı. 950...

Gündem2 hafta ago

Bolu yangınında yapılan en acı telefon görüşmesi ortaya çıktı

Bolu Kartalkaya’da çıkan otel yangını, Türkiye’yi yasa boğdu. Yangında 79 vatandaşımız hayatını kaybetti. Felaketin ardından geriye gözyaşı dolu aileler ve...

Gündem2 hafta ago

Meteorolojiden sarı kodlu uyarı: Türkiye donacak

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 23 Ocak itibarıyla yurt genelinde etkili olması beklenen hava durumu tahminlerini paylaştı. Marmara, İç Anadolu, Karadeniz ve...

Gündem2 hafta ago

Bolu yangınında alevlerin arasında kayıt yapmış: İlk kez yayınlanan dehşet anları

Bolu’daki büyük yangın sonrası, Grand Kartal Otel’deki yangın merdiveni konusu yoğun tartışmalara neden oldu. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri...

Gündem2 hafta ago

Planlarınızı önceden yapın: 2025 dini ve resmi tatil takvimi açıklandı

2025 yılı için resmi tatil günleri açıklandı! Tatil planlaması yapmak isteyenler için dini bayramlar ve milli bayramların hangi günlere denk...

Gündem3 ay ago

Narin’in köyü Tavşantepe imamı hakkında flaş gelişme

Diyarbakır’da kaybolduktan sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada köyün imamı R.K....

Gündem3 ay ago

Devlet hastanesinde dehşet: Sapık doktor hastasını dakikalarca taciz etti

Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde yer alan Suruç Devlet Hastanesi’nde görevli Dahiliye doktoru H.F.V, muayene için gelen 25 yaşındaki kadın hasta L.İ’yi...

Trend Haberler