/home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 153
">
Warning: Undefined array key 0 in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 153
Warning: Attempt to read property "cat_name" on null in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 153
Mide yanması neden olur? Mide ağrılarının sebebi ne? Mide ağrısını / yanmasını nasıl geçiririm
Mide yanması sık gözlenen bir şikayettir. Özellikle, yemek yedikten sonra midede ve midenin üst tarafında yer alan yemek borusundaki yanma şikayetleri, sık tekrarlanmaya başlandığında bir sindirim sistemi rahatsızlığı belirtisi olabilir. Mide yanması, evde uygulanan basit yöntemlerle tedavi edilebilir. Bununla beraber, bu yöntemlere ve yaşam standardı değişikliklerine rağmen haftada iki kereden daha fazla mide yanması yaşıyorsanız ya da mide yanmanız aralıksız bir iki gün sürüyorsa bir uzman hekime başvurmanız gerekmektedir.

Mide yanması nedir?
Mide yanması midede ve yemek borusunda hissedilen yanma şikayetidir. Yanma, yemek yedikten sonra, akşam olduğunda, uzanıldığında veya eğilince daha da kötüleşir. Bunun yanında ağızda acı veya asidik tat hissedilebilir.
Mide yanması neden olur?
Mide yanmasının birçok olası sebebi vardır. Aşağıda mide yanması şikayetine neden olan hastalık ve durumlar verilmiştir:
- Gastroözofageal reflü: Reflü mide asidinin yemek borusuna geri kaçması ile oluşan bir hastalıktır. Bu rahatsızlık sadece mide yanması değil, mide ekşimesi, göğüs bölgesinde yanma, yutkunma güçlüğü ve kuru öksürük gibi şikayetlere de neden olabilir. Çikolata, kafein, limon, baharatlı, yağlı ve kızartma yiyecekler, sarımsak, soğan ve domates semptomların artmasına neden olabilir.
- Gastrit: Gastrit midenin iç yüzeyinde yer alan dokunun enflamasyonudur (iltihaplanma). Gastritte hasta aynı zamanda bulantı, yemek sonrası şişkinlik de hissedebilir. Gastrit tedavi edilmediğinde ülsere dönüşebilir. Ülserler mide kanseri riskini artırır ve mide kanamasına yol açar.
- H. pylori enfeksiyonu: Helicobacter pylori (H. pylori) midenin asidik ortamında yaşayabilen bir bakteridir. Bu bakterinin mideye yerleşmesi mide yanması, bulantı, iştah ve kilo kaybı gibi belirtiler gösterir. Toplumlarda çok yüksek oranda bulunur ve uzun süre semptom vermeden seyredebilir.
- İlaç kullanımı: Özellikle, steroid olmayan antienflamatuvar ilaç grubuna giren ağrı kesiciler mide yanmalarına neden olabilir. Bu ilaçların başında; aspirin, ibuprofen ve naproksen gelir.
- Belirli gıdalara karşı hassasiyet: Çölyak hastalığı olanlar gluten içeren gıdalara karşı, laktoz intoleransı olanlar ise süt ürünlerine karşı reaksiyon gösterebilir. Bu reaksiyon mide yanması haricinde diğer şikayetlere de neden olabilir.
Yukarıda açıklanan durumlar haricinde hazımsızlık, ülser, fıtık, mide kanseri, alkol, sigara ve tütün kullanımı da mide yanmasına neden olabilir.
Mide yanması nasıl teşhis edilir?
Mide yanması bir hastalık değil belirti olduğundan, önce mide yanmasına sebep olan hastalık teşhis edilmelidir. Hekiminiz tıbbi öykünüzü alacak ve size muayene edecektir. Bunun yanı sıra midenizi incelemek için endoskopi denen bir tetkik de isteyebilir. Bu tetkikte ucunda kamera olan çok ince bir boru midenizin içerisine ağız yoluyla sokulur ve burada yara olup olmadığı araştırılır. İstenirse küçük bir mide dokusu alınıp incelenmek için laboratuvara gönderilebilir. Doktorunuz H. Pylori enfeksiyonu ya da şüphelendiği farklı rahatsızlıkları elemek için de ek testler isteyebilir.
Mide yanması nasıl tedavi edilir?
Mide yanmasının tedavisi altta yatan tıbbi nedene göre farklılık gösterir. Örneğin; şikayetlerinize H. Pylori bakterisi neden oluyorsa, öncelikle doktorunuz bu enfeksiyonu gidermek için bir antibiyotik tedavisi uygulayacaktır. Bunun dışında, böyle bir enfeksiyonunuz yoksa ve hafif gastrit bulguları taşıyorsanız, diyetle desteklenen bir ilaç tedavisi uygulanıp midenin kendisini onarması sağlanabilir.
Mide yanmasında tıbbi tedavisinde, mide asidini nötralize etmeye yardımcı olan antasitler, mide asidini azaltabilen H2 reseptör antagonistleri (H2RA), ya da lansoprazol veya omeprazol gibi proton pompa inhibitörleri reçetelenir.
Mide yanması nasıl engellenir?
Midenizi korumak için yapabileceğiniz birçok hayat standardı değişikliği bulunmaktadır. Bunlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Sigara ve alkol tüketimini kontrol altına almak: Sigara ve alkolün mide üzerindeki zararları kanıtlanmıştır. Sadece midenizin değil, genel sağlığınızın gelişmesi için bu ürünlerden mümkün olduğunca uzak durmaya çalışabilirsiniz.
- Az ama sık yemek yemek: Yemekleri fazla miktarda yemek, mide duvarının gerilmesine neden olarak midenizin rahatsızlığına katkıda bulunur. Az fakat sık aralıklarla yemeyi alışkanlık haline getirebilirsiniz.
- Mideye zarar veren gıdalardan kaçınmak: Başta kafein olmak üzere, çikolata, soğan, sarımsak gibi gıdalar mide hassasiyetini artırabilir. Ayrıca yemek hazırlarken fazla yağ kullanmamaya dikkat etmek de önemlidir.
- Mideye zarar veren ilaçlardan kaçınmak; yukarıda sayılan ağrı kesiciler haricinde daha birçok ilaç mide mukozasına zarar verebilir. Eczaneden ilaç almadan önce bu durumu eczacınıza bildirebilirsiniz. Ayrıca kronik olarak kullandığınız ilaçlar varsa mide yanması şikayetinizi muhakkak doktorunuza bildirin. Size bu ilaçların alternatifleri varsa reçeteleyebilir ya da bir mide koruyu ilaç tavsiye edebilir.
- Giysilerinizi gözden geçirmek: Özellikle mide etrafını fazla sıkan kemer, pantolon ya da diğer giyecekler midedeki asitin yemek borusuna kaçmasını kolaylaştırabilir. Bu nedenle mümkün olduğunca daha rahat kıyafetler tercih etmek özellikle reflüsü olanlarda önem kazanmaktadır.
- Yatarken yastığınızı yükseltmek: Reflü gibi hastalıklarda, yatmak mide yanmasını daha da kötüleştirebilir. Yatma zamanı geldiğinde, üst bedeninizi yükseltmek için birkaç yastık kullanabilirsiniz. Reflü yastığı olarak satılan yastıklar, belden yukarınızı yükselterek daha rahat uyumanızı sağlayabilir.
- Yatmadan önce yemek yememek: Midenizin besinleri iyice sindirebilmesi için zaman tanımak iyi bir fikirdir. Bu nedenle yatma saatinize 3 saat kala yemek yemeyi bırakmalısınız.
Mide yanmasına ne iyi gelir?
Mide yanması için evde uygulanabilecek birçok doğal tedavi bulunmaktadır. Bunlar aşağıdaki gibi özetlenebilir:
- Karbonatlı su karışımı: Karbonat mide asitlerini nötralize ederek, bazı mide yanması ataklarını yatıştırabilir. Bunu yapmak için, bir çay kaşığı karbonatı bir bardak su içinde çözün ve yavaşça için.
- Zencefil: Zencefil yüzyıllarca birçok halk tarafından mide ekşimesi için kullanılmıştır. Zencefil sadece mide yanmasını değil bulantısını da hafifletir. En sevdiğiniz kek tariflerine, çorbalara ve diğer yemeklere rendelenmiş veya doğranmış zencefil kökü ekleyebilirsiniz. Eğer yemeklerde zencefil kullanamıyorsanız, çayını yapıp içebilirsiniz. Zencefil çayı, çiğ ya da kurutulmuş zencefil kökünü kaynayan suda bekleterek yapılabilir. Piyasada hazır satılan zencefil çaylarını da deneyebilirsiniz. Zencefilli de olsa karbonatlı içecek olduğu için zencefilli gazoz tercih etmemelisiniz. Ayrıca bu tip gıdaların içerisinde gerçek madde değil, aroma vericiler bulunur.
- Meyan kökü: Meyan kökü, mide yanması tedavisinde kullanılan başka bir halk ilacıdır. Yemek borusunun (özofagus) iç yüzeyindeki mukoza kaplamasının artmasına yardımcı olabileceğine inanılır, bu da yemek borusunu mide asidinin neden olduğu zararlardan koruyabilir. Meyan kökü gıda takviyesi olarak tercih edileceği zaman içerisindeki glisirizin denen aşırı şekerli ve zararlı olabilecek maddeyi almamak için DGL (deglycyrrhizinated) formu tercih edilmelidir. Yine de bu maddenin uzun süre veya aşırı kullanımı tansiyonu yükseltip, potasyumu düşürebileceğinden, alınmadan önce mutlaka doktora danışılmalıdır.
- Elma sirkesi: Elma sirkesi yine bazı insanlarda mide yanması ve ekşimesine iyi gelebilir. Bununla beraber elma sirkesi su ile seyreltilerek yavaş yavaş içilmelidir.
- Sakız: 2014 senesinde yapılan bir araştırmaya göre, yemeklerden sonra yarım saat sakız çiğnemek mide yanmasını azaltmaktadır. Bunun olası nedeni, sakızın tükürük üretimini artırarak mide asidinin seyrelmesine katkıda bulunmasıdır.
Sağlıklı günler dileriz.
About Post Author

Warning: Undefined array key 0 in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 493
Warning: Attempt to read property "cat_ID" on null in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/parts/post-single.php on line 493
Ekonomi
Emeklilik yaşı yükseliyor: Mezarda emeklilik dönemine hoş geldiniz

Türkiye’de emeklilik sistemine yönelik yapılan düzenlemeler, çalışanların gelecek planlarını derinden etkiliyor. Özellikle 2008 yılı sonrasında sigortalı olanlar için emeklilik yaşı kademeli olarak 65’e yükseliyor. SGK uzmanlarının açıklamalarına göre, 58-60 yaş aralığında emekli olmak artık oldukça zor. Peki, yeni emeklilik sisteminde neler değişti? İşte tüm detaylar…
2008 SONRASI SİGORTALILAR İÇİN EMEKLİLİK YAŞI 65’E ÇIKIYOR
Sosyal güvenlik reformları kapsamında yapılan değişiklikler, emeklilik sürecinde önemli bir dönüm noktası oluşturuyor. SGK Uzmanı İsa Karakaş’ın açıklamalarına göre, 1 Mayıs 2008 sonrasında sigortalı olanlar için emeklilik yaşı kademeli olarak 65’e yükseliyor. Bu durum, özellikle genç çalışanlar için erken emekliliği neredeyse imkânsız hale getiriyor.
SGK mevzuatına göre, 30 Nisan 2008’den önce sigortalı olanlar, kadınlar için 58, erkekler için 60 yaşında emekli olabiliyor. Ancak 1 Mayıs 2008 sonrasında sigortalı olanlar için bu yaş sınırı kademeli olarak artırılıyor. Yeni sistemde, emeklilik için gereken şartları sağlamak her geçen gün daha da zorlaşıyor.
ERKEN EMEKLİLİK ŞARTLARI ZORLAŞIYOR
SGK sisteminde emekli olabilmek için üç temel kriter bulunuyor:
- Yaş Şartı: 2008 öncesinde sigortalı olanlar için kadınlarda 58, erkeklerde 60 yaş sınırı korunurken, yeni düzenlemeyle 65 yaş zorunlu hale geliyor.
- Prim Gün Sayısı: SSK’lılar için 7.000, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı sigortalıları için ise 9.000 prim günü tamamlanması gerekiyor.
- Sigortalılık Süresi: Sigortalılık süresi de emeklilik hakkını belirleyen en önemli faktörlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.
1 MAYIS 2008 SONRASI SİGORTALILAR İÇİN KRİTİK DÖNEM
Özellikle 2008 sonrasında sigortalı olan çalışanlar için emeklilik şartları büyük önem taşıyor. Yeni sistemde, sigorta başlangıcı bu tarihten sonra olan kişilerin, emeklilik yaşını 65’e çıkarmamak için prim gün sayılarını mümkün olduğunca erken tamamlamaları gerekiyor. Örneğin, 2015’te sigorta girişi yapılan bir kişi, 2035’e kadar prim gün şartını tamamlarsa 58 yaşında emekli olabilecek. Ancak prim ödemelerini 2048’e kadar uzatırsa, emeklilik yaşı 65’e çıkacak.
SSK, BAĞ-KUR VE EMEKLİ SANDIĞI ARASINDAKİ FARKLAR
- SSK’lılar İçin Avantajlı Durum: Prim gün şartı 7.000 olarak belirlenirken, nispeten daha erken emekli olabilme şansı sunuyor.
- Bağ-Kur ve Emekli Sandığı Daha Dezavantajlı: 9.000 prim günü zorunluluğu nedeniyle, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı sigortalıları daha uzun süre çalışmak zorunda kalıyor.
YENİ DÜZENLEMELER GÜNDEMDE
EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) düzenlemesinin ardından kademeli emeklilikle ilgili yeni düzenleme beklentileri de artıyor. Uzmanlar, 2008 sonrası sigorta girişi olanlar için daha esnek bir emeklilik sistemi getirilmesi gerektiğini savunuyor. Ancak mevcut tabloya bakıldığında, 65 yaş emekliliği artık kaçınılmaz hale gelmiş durumda.
Emeklilik planlamasında yaşanan bu değişiklikler, çalışanlar için daha uzun çalışma hayatını zorunlu kılıyor. Gelecekte yeni düzenlemeler gündeme gelir mi bilinmez, ancak şu anki sistemde erken emeklilik giderek zorlaşıyor.
About Post Author
Ekonomi
Aile Destek Ödemeleri’nde flaş gelişme: Bakanlık duyurdu

Hazine ve Maliye Bakanlığı, dar gelirli ailelere yönelik sağlanan Aile Destek Programı hakkında kritik bir açıklama yaptı. 2023 ve 2024 yıllarında aylık 850 TL ile 1.250 TL arasında destek alan milyonlarca aile, 2025 yılında ödemelerin devam edip etmeyeceğini merak ediyor. İşte son gelişmeler ve resmi açıklamaların detayları…
AİLE DESTEK PROGRAMI NEDİR, NE ZAMAN BAŞLADI?
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından Haziran 2022’de hayata geçirilen program, geçici bir sosyal yardım projesi olarak tasarlandı. İki yıl boyunca belirlenen kriterleri karşılayan ihtiyaç sahibi ailelere düzenli nakdi destek sağlandı. 2024 Aralık ayına kadar devam eden program kapsamında, Türkiye genelinde milyonlarca hane ekonomik olarak desteklendi.
2025 YILINDA ÖDEMELER DURDURULDU MU?
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yaptığı resmi açıklamaya göre, Aile Destek Programı’nın süresi 2024 sonunda doldu. Programın başlangıç aşamasında “geçici” olarak duyurulduğu vurgulanırken, 2025 yılı itibarıyla ödemelerin otomatik olarak sonlandırıldığı belirtildi. Bakanlık yetkilileri, “Programın uzatılmasına yönelik herhangi bir talimat verilmedi. Süreli bir proje olduğu için sonlandırma kararı alındı” ifadelerini kullandı.
YARDIMLARIN KESİLMESİNE TEPKİLER SÜRÜYOR
Ödemelerin kesilmesi, özellikle düşük gelirli aileler arasında endişeye neden oldu. Sosyal medya platformlarında ve sivil toplum kuruluşları aracılığıyla yardımların yeniden başlatılması talepleri artarken, hükümet yetkililerinden şimdilik net bir yanıt gelmedi. Vatandaşlar, alternatif destek mekanizmalarının devreye alınıp alınmayacağını araştırıyor.
HÜKÜMETTEN NET AÇIKLAMA: ‘YANLIŞ BİLGİLERE İTİBAR ETMEYİN’
Bakanlık, basında yer alan “programın gizlice sonlandırıldığı” iddialarına yanıt verdi. Yapılan yazılı açıklamada, “Aile Destek Programı, başlangıçta belirtildiği üzere süreli bir projeydi. Bakanlık tarafından herhangi bir ek karar alınmamıştır. Süre dolduğu için sistem otomatik olarak sonlandı. Haberlerdeki spekülatif bilgiler gerçeği yansıtmamaktadır” denildi.
2025’TE YENİ DESTEK PAKETLERİ GELECEK Mİ?
Dar gelirli ailelerin gündeminde, “Yardımların yerini alacak yeni projeler olacak mı?” sorusu yer alıyor. Hükümet yetkilileri, sosyal yardımlara yönelik farklı programların değerlendirildiğini ancak şu an için somut bir adım olmadığını dile getiriyor. Konuyla ilgili gelişmelerin, önümüzdeki aylarda yapılacak bütçe görüşmelerinde netleşmesi bekleniyor.
SONUÇ: AİLE DESTEK PROGRAMI TARİHE KARIŞTI
2022’de başlayan ve iki yıl boyunca yüz binlerce ailenin hayatına dokunan program, 2025 itibarıyla resmen sona erdi. Vatandaşların, muhtemel yeni destekler için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları ile İŞKUR üzerinden açıklamaları takip etmesi öneriliyor.
About Post Author
Ekonomi
EYT mağdurlarına özel Kademeli Emeklilik formülü

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesinin ardından kademeli emeklilik konusu gündemde kalmaya devam ediyor. Emekli maaşlarına yapılan zamların ardından birçok vatandaş, kademeli emeklilikle ilgili gelişmeleri yakından takip ediyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın açıklamaları ve TBMM’de ele alınan yasa teklifleri, bu konuda beklentileri artırdı. Peki, kademeli emeklilik düzenlemesi 2025 yılında yürürlüğe girecek mi? İşte son gelişmeler…
KADEMELİ EMEKLİLİK DÜZENLEMESİ GELİYOR MU?
Kademeli emeklilik sistemi, sigortalı çalışanların belirli bir yaşa ve prim gününe ulaştıklarında kısmi emeklilik hakkı kazanmasını sağlayan bir düzenleme olarak biliniyor. Ancak bu sistemin nasıl işleyeceği, sigortalılık başlangıç tarihine ve sigorta türüne bağlı olarak değişiklik gösteriyor.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda gündeme gelen yasa teklifleri sonrasında, EYT kapsamına giremeyen vatandaşlar için kademeli emeklilik beklentisi artmış durumda. Özellikle, prim gün sayısını doldurmasına rağmen yaş şartı nedeniyle emekli olamayan sigortalılar, yeni bir düzenleme yapılmasını talep ediyor.
HÜKÜMETİN KADEMELİ EMEKLİLİK KONUSUNDAKİ TUTUMU
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Emeklilik sisteminde şu an için bir değişiklik planlamıyoruz. Emekli olabilmek için gereken prim ve yıl şartları devam edecek.”
Bu açıklama, kademeli emeklilik düzenlemesi bekleyen vatandaşlar için hükümetin net tutumunu ortaya koyuyor. Ancak bazı uzmanlar, ilerleyen yıllarda bu konuda bir düzenleme yapılabileceğini öngörüyor.
UZMANLAR NE DİYOR?
Sosyal Güvenlik Baş Uzmanı İsa Karakaş, yaptığı değerlendirmede kademeli emekliliğin kaçınılmaz olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Kademeli emeklilik düzenlemesi eninde sonunda yapılacaktır. Çünkü sosyal güvenlik sisteminde büyük bir dengesizlik oluştu. EYT ile bazı vatandaşlar 17-24 yıl gibi kısa sürelerde emekli olurken, diğerleri çok daha uzun süre beklemek zorunda kaldı. Bu sistemin daha adil hale getirilmesi gerekiyor. Benim tahminim, 2027 yılına kadar bu konuda bir düzenleme geleceği yönünde.”
BAKAN IŞIKHAN’DAN SON AÇIKLAMALAR
Bakan Vedat Işıkhan, 13 Ocak’ta katıldığı bir canlı yayında kademeli emeklilik konusuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
“Burada asla bir mağduriyet söz konusu değildir. Biz mevcut aktüeryal dengeyi koruyarak emeklilerimize aylıkları düzenli bir şekilde ödeyebilmek ve sağlık hizmetlerini sürdürülebilir hale getirebilmek için çalışıyoruz.”
Bu açıklamalar, hükümetin önceliğinin mevcut emeklilik sistemini korumak olduğunu ve kademeli emeklilik konusunda yakın vadede bir düzenleme yapılmayabileceğini gösteriyor.
KADEMELİ EMEKLİLİK BEKLENTİLERİ DEVAM EDİYOR
Her ne kadar hükümet yetkilileri şu an için bir değişiklik öngörmese de, EYT kapsamına giremeyen ve yaş bekleyen sigortalılar için kademeli emeklilik talebi gündemdeki yerini koruyor. Önümüzdeki süreçte TBMM’de verilecek yeni yasa teklifleri ve sosyal güvenlik alanında yapılacak olası düzenlemeler, bu konunun nasıl şekilleneceğini belirleyecek.
Vatandaşlar ise 2025 yılı ve sonrasında kademeli emekliliğe dair yeni gelişmeleri yakından takip etmeye devam edecek.
Warning: Undefined variable $user_ID in /home/u735001514/domains/tersbakis.com/public_html/wp-content/themes/zox-news/comments.php on line 49
You must be logged in to post a comment Login