Pandemi Parkinson ve Alzheimer’ı Olanları Kötü Etkiledi!
Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Sultan Tarlacı, Parkinson ve Alzheimer hastalarının corona virüsü salgını sürecinde olumsuz etkilendiklerini vurguladı. Bu hastaların günlük rutinlerinin değişmesiyle birlikte sandalyeye bağımlılık ve halüsinasyon görmede artma gibi ciddi etkiler yaşadıklarını belirtti. 65 yaş üzeri kişilerin hareketsizlik ve yalnızlığa bağlı olarak erken ölüm riski ile karşı karşıya olduklarını da belirten Prof. Dr. Tarlacı, bu kişilere önemli tavsiyelerde bulundu.
![](https://tersbakis.com/wp-content/uploads/2020/09/65-yas-risk_16_9_1599826640-390x216-1.jpg)
Pandemi döneminin nörolojik rahatsızlığı olan kişiler üzerindeki etkileri ile ilgili konuşan Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Sultan Tarlacı, kritik bilgiler verdi.
Alzheimer ve Parkinson hastalarının bu süreçte olumsuz etkilendiğini belirten Prof. Dr. Talacı, özellikle hareketsizliğin bu etkide önemli bir payı olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Tarlacı konu ile ilgili şöyle konuştu:
SANDALYEYE BAĞIMLILIK DERECESİNDE KÖTÜLEŞMELER OLUŞTU
İstatistiksel bir çalışmamız yok ama gözlemlerimiz var. Bu süreçte özellikle hareketlerde yavaşlama, ağırlaşma ve düşmelerle seyreden ileri yaş hastalığı olan Parkinson hastalarının genel durumlarında bozulma ortaya çıktı.
Evden çıkmamanın veya günlük rutin hareketleri yapamama nedenli olarak, önemli bir kısım Parkinson hastasında, performans ve fiziksel güçten düşme oluştu. Hatta birkaç hastada ileri derecede, Parkinson’un da önüne geçen, kas lifleri kaybı ve bağ-yağ dokusunun yerini alması ile oluşan hareket sınırlılıklarında sandalyeye bağımlılık derecesinde kötüleşmeler oluştu.
HALÜSİNASYON GÖRMEDE ARTIŞ OLDU
Diğer yandan özellikle hem Parkinson hastalarının hem de Alzheimer bunamalarında hayal görmelerde –halüsinasyonlar- belirgin artışlar oluştu. Günlük yaşam rutininin bozulması, yakınlarının yanına yer değiştirerek olan ev ortamından zorunlu ayrılmalarının getirdiği görme, işitme gibi değişen duyusal farklılıklar zihin dünyalarındaki dengeleri bozarak hayal görmeleri şiddet, sıklık ve oranını arttırdı.
Corona virüsü pandemisinin pek çok hastada günlük yaşam ritminin değiştiğini ve bunun hastaları neden etkilediği ile ilgili de bilgiler veren Prof. Dr. Tarlacı şunları söyledi:
Değindiğim gibi özellikle yaşlılarda alışılan günlük ritmin, rutinin bozulması zihinsel bozulmaya ve zaten zorlanan bellek dolayısı ile zihinsel karmaşalara neden olabilmektedir. Bu tür ileri unutkanlığı olan hastalara genelde ev içinde eşyaların yerinin bile değişilmemesini öneririz.
Evde kendine bakamaz diye çocuğunun evine geçici yerleşmek veya kısıtlamalar nedeniyle yıllardır yaşadığı, bildiği kendi şehri, evine gidememesi zaten kırılgan olan hafıza ve algıyı bozmakta. Bu sebeple de hayal görmeler, unutkanlıklarda artışlar oluşmaktadır.
YAŞLILAR YALNIZLIĞA ÇEKİLDİ
Diğer yandan kısıtlamalarla kendi yaşıtları ile daha önce bir araya gelen yaşlılar, yalnızlığa çekildi ve insan sesi-yüzü görememenin getirdiği eksiklikler doğrudan beyin sağlığına yansıdı. Bu tür sorunlar yine bahsi geçen hastalıklarda beyindeki yıkımı hızlandırır veya arttırır, depresif duygu durum, kaygı bozuklukları alevlendirir.
Özellikle gençler gibi sosyal medya üzerinden görüntülü ve sesli görüşmelere de alışık olmamaları, gençlerden daha fazla etkilenmelerine neden olmuş olabilir.
YALNIZLIK ERKEN ÖLÜME SEBEP OLUYOR
Pandemi sürecinde yalnız kalan 65 yaş ve üzeri kişilerin olumsuz koşullardan daha çok etkilendiğini belirten Prof. Dr. Tarlacı, yalnızlığın erken ölüm olasılığını önemli ölçüde artırdığını vurguladı ve şu bilgileri verdi:
“Çevresel kirlilik kişinin erken ölme olasılığını yüzde 5, şişmanlık yüzde 20, alkolün ise yüzde 30 bu olasılığı hesap edilmektedir. Yalnızlığın, erken ölme olasılığındaki etkisi ise yüzde 40-45 olarak belirlenmiştir.” şeklinde konuşan Prof. Dr. Tarlacı, önemli öneriler sundu:
*Yalnızlık, sadece davranışı değiştirmemekte, aynı zamanda stres hormonlarının, bağışıklık sisteminin ve kalp-damar işlevlerinin de değişimine de neden olur. Pandemideki uzun evde kalma süreci, ait olmama, kimsenin umursamadığı, kimsenin fark etmediği hissine de neden olabilir. Bu da depresyona, umutsuzluğa ve içe dönüşe neden olabilir.
*Tekrar kısıtlamalar geleceğini sanmıyorum. Çünkü salgın şu anda bakanlık açıklamalarına göre orta yaş grubu üzerinden devam ediyor ama yaşlıların ölüm ve solunum cihazına gereksinim gösterme olasılığı daha yüksek. Beyin sağlığı açısından bakıldığında, insanların sosyal etkileşimi, yüz görmesi ve insan sesi duyması doğası gereği gereklidir.
İLETİŞİM ARAÇLARINI KULLANMAYI ÖĞRETİN
*Biyolojimiz buna göre uyarlanmıştır. Konuşma genleri ile doğsak da biyolojimiz konuşacak ses ve beyni yaratsa da diğer insanların konuşmasını görmeden-duymadan çocuklar konuşamıyorlar. İnsana diğer insan gerekir. Bu kısıtlamalar olur ve fiziksel olarak yapılamaz ise 65 yaş üzerindeki kişilere görüntülü iletişim araçlarını kullanma imkânı sağlanmalı veya kullanımları öğretilmeli. Bir şekilde yüz yüze, mimikli ve sesli etkileşim sağlanmalı.
*Diğer yandan da fiziksel hareket esas. Yaşlılar özellikle telkine uyumludur ve bilgelikleri ile önerilere daha açıktırlar. Televizyon izleme süreleri de aslında çok az değil. Televizyonlar her gün sıska ve iki selüliti olanlara sabah jimnastiği, kilo verme gibi egzersizler göstereceklerine, sosyal sorumluluk alıp aynısını, evde kalan yaşlılar için duyurup yapmalılar. En azından gün içerisinde evden belli saat ev içi yapılabilecek egzersizlere katılım artabilir.
*Diğer yandan “evde kal” olacak ise ıssız, Covid-19 bulaşma riski ve insan olmayan yerlerde de yaşlılar açısından sınırlamalar olmamalıdır. Yoksa bu salgının psikolojik ve zihinsel yükü, uzun vadede ekonomik olandan çok daha yüksek olabilir.
About Post Author
![](https://tersbakis.com/wp-content/uploads/2023/11/cropped-tersbakis-logoson1-2.png)
Ekonomi
Emeklilerin yeni aylıkları nihayet açıklandı
![](https://tersbakis.com/wp-content/uploads/2025/01/kadinlar-icin-erken-emeklilik-mujdesi-2160-gun-primle-6-yil-avantaj-3-1.webp)
Temmuz ayına yaklaşırken milyonlarca emekli, maaşlarına yapılacak zam oranını merakla bekliyor. Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun’un enflasyon verilerine dayanarak yaptığı değerlendirme, emeklilerin alım gücüyle ilgili önemli ipuçları verdi. Erdursun, Temmuz ayında emekli maaşlarına yapılması beklenen zam oranını açıklarken, enflasyonun maaş artışları üzerindeki etkisine de dikkat çekti.
ENFLASYON VE MAAŞ ARTIŞI ARASINDAKİ FARK
Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun, TÜİK tarafından açıklanan yüzde 5,03’lük Ocak ayı enflasyonunu baz alarak, 6 aylık enflasyon oranının yüzde 13-15 aralığında gerçekleşeceğini tahmin etti. Bu öngörü, Temmuz ayında emekli maaşlarına yapılacak zam oranının da bu seviyelerde olabileceğine işaret ediyor. Ancak bu oran, enflasyonun emekliler üzerindeki etkisini tamamen karşılamayabilir.
Ekonomik dalgalanmalar ve enflasyon oranlarının yüksek seyretmesi, emeklilerin yaşam standartlarını koruma konusundaki endişelerini artırıyor. Uzmanlar, emekli maaşlarına yapılacak zammın, alım gücünü yükseltmesi gerektiğini vurguluyor.
ÇALIŞANLAR VE EMEKLİLER ENFLASYON KARŞISINDA ZORLANIYOR
Açıklanan enflasyon rakamları, yalnızca emeklileri değil, çalışan kesimi de doğrudan etkiliyor. Memurlar ve asgari ücretle çalışan milyonlarca kişi, enflasyon nedeniyle maaşlarının değer kaybettiğini gözlemliyor. Yüksek enflasyon oranı, maaş artışlarının yeterli olup olmadığı konusunu gündeme taşıyor.
ASGARİ ÜCRETTEKİ ARTIŞ ENFLASYON KARŞISINDA ERİYOR
Asgari ücretin 22.104 TL olarak belirlenmesi, çalışanlar için kısa vadeli bir rahatlama sağlasa da enflasyon, bu artışın etkisini kısa sürede azalttı. Özgür Erdursun’un değerlendirmesine göre, enflasyon nedeniyle asgari ücret, çalışanların eline geçmeden 1.119 TL değer kaybederek 20.992 TL seviyesine geriledi. Bu durum, maaş zamlarının enflasyon karşısında yeterli olup olmadığı konusundaki tartışmaları güçlendiriyor.
UZMANLAR NE DİYOR?
Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ekonomik tabloya dikkat çekti. Erdursun, “Enflasyon, maaş zamlarının etkisini azaltıyor ve çalışanların alım gücü düşmeye devam ediyor” ifadelerini kullanarak, enflasyonun ekonomik etkilerini vurguladı.
TEMMUZ AYINDA EMEKLİ MAAŞLARI NE KADAR ARTACAK?
Emekli maaşlarına yapılacak zam oranı merakla beklenirken, uzmanlar enflasyon verilerinin belirleyici olacağını ifade ediyor. Temmuz ayında yapılacak zam oranı ile emeklilerin yaşam standartlarının korunup korunamayacağı sorusu gündemdeki yerini koruyor.
Hükümetin ve ekonomi yönetiminin bu süreçte nasıl bir adım atacağı, emekliler ve çalışanlar için büyük önem taşıyor. Önümüzdeki günlerde açıklanacak resmi veriler, maaş zamlarının netleşmesi açısından kritik rol oynayacak.
About Post Author
Ekonomi
Fiat Egea rekabette çıtayı yükseltti: Ayda 12.500 liraya sıfır araba
![](https://tersbakis.com/wp-content/uploads/2025/02/fiat-egea-7.jpg)
Fiat, otomobil tutkunlarına yönelik yeni bir kampanyayla gündemde! Egea Sedan modeli için başlatılan faizsiz kredi kampanyası, 2025 Ocak ayından itibaren geçerli olacak. Bu kampanya sayesinde, Egea Sedan Easy 1.4 Fire 95 HP GSR modelini faizsiz taksitlerle satın almak mümkün. İşte detaylar!
FIAT EGEA SEDAN: UYGUN FİYATLARLA SIFIR ARAÇ KEYFİ
Fiat’ın yeni kampanyası, özellikle uygun fiyatlarla sıfır kilometre bir otomobil sahibi olmak isteyenler için büyük bir fırsat sunuyor. Ayda sadece 12.500 TL taksitle ve faizsiz kredi imkanıyla Egea Sedan’ı satın alabilirsiniz. Ancak bu kampanya, yalnızca belirli bir model ve versiyon için geçerli. Egea Sedan Easy 1.4 Fire 95 HP GSR modeli, hem ekonomik hem de şık tasarımıyla dikkat çekiyor.
DÖRT FARKLI DONANIM SEÇENEĞİYLE EGEA SEDAN
Fiat Egea Sedan, farklı ihtiyaçlara ve bütçelere uygun dört donanım seviyesiyle sunuluyor. Easy, Urban, Lounge ve Limited olmak üzere dört farklı paket seçeneği bulunan Egea Sedan, her kesimden müşteriye hitap ediyor. Her donanım seviyesi, farklı özellikler ve teknolojik ayrıcalıklar sunuyor. Örneğin, Lounge ve Limited paketlerinde daha üst düzey konfor ve teknoloji özellikleri yer alıyor.
KAMPANYA DETAYLARI: FAİZSİZ KREDİ İMKANI VE SINIRLILIKLAR
Fiat’ın 2025 Ocak kampanyası, hem faizli hem de faizsiz ödeme seçenekleri sunuyor. Faizsiz kredi imkanı, yalnızca Egea Sedan Easy 1.4 Fire 95 HP GSR modeli için geçerli ve 3 Şubat 2025 tarihine kadar devam edecek. Ancak kampanyalı fiyat, metalik boya ve ekstra donanımları kapsamıyor. Bu nedenle, ekstra özellikler isteyen müşterilerin bu detayları göz önünde bulundurması gerekiyor.
KREDİ BAŞVURUSU İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Faizsiz kredi kullanmak isteyenlerin, kredi koşullarının Fiat ve Koç Fiat Kredi tarafından onaylanması gerekiyor. Ayrıca, kampanyalı araçlar sınırlı sayıda olduğu için hızlı hareket etmek önem taşıyor. Fiat bayileriyle iletişime geçerek kampanya detayları hakkında bilgi alabilir ve kredi başvurusu sürecini başlatabilirsiniz.
FIAT EGEA SEDAN’IN ÖNE ÇIKAN ÖZELLİKLERİ
Fiat Egea Sedan, hem tasarımı hem de performansıyla dikkat çeken bir model. 1.4 Fire 95 HP motor seçeneğiyle hem ekonomik hem de çevre dostu bir sürüş deneyimi sunuyor. Ayrıca, geniş bagaj hacmi ve konforlu iç mekanıyla uzun yolculuklar için ideal bir seçenek. Özellikle aileler ve şehir içi kullanıcılar için pratik bir tercih olan Egea Sedan, güvenlik özellikleriyle de öne çıkıyor.
KAMPANYAYI KAÇIRMAYIN: SINIRLI SAYIDA ARAÇ MEVCUT!
Fiat’ın bu özel kampanyası, sınırlı sayıda araç için geçerli. Bu nedenle, Egea Sedan Easy 1.4 Fire 95 HP GSR modeline sahip olmak isteyenlerin hızlı davranması gerekiyor. Ayda 12.500 TL taksitle ve faizsiz kredi imkanıyla sıfır kilometre bir otomobil sahibi olmak için Fiat bayileriyle iletişime geçebilirsiniz.
SONUÇ: FIAT EGEA SEDAN İLE HEM EKONOMİK HEM ŞIK BİR SEÇİM
Fiat Egea Sedan, hem uygun fiyatı hem de sunduğu özelliklerle otomobil severler için cazip bir seçenek. Özellikle faizsiz kredi kampanyası sayesinde, bütçe dostu bir şekilde sıfır kilometre bir otomobile sahip olmak mümkün. Egea Sedan’ın farklı donanım seçenekleri ve geniş özellik yelpazesi, her kesimden müşteriye hitap ediyor. Kampanyayı kaçırmamak için Fiat bayileriyle iletişime geçerek detaylı bilgi alabilirsiniz.
About Post Author
Ekonomi
Bankada parası olanları üzecek haber
![](https://tersbakis.com/wp-content/uploads/2025/02/toplu-para-9.jpg)
Resmi Gazete’de yayımlanan yeni düzenlemeyle birlikte, mevduat stopaj oranlarında önemli bir artışa gidildi. Bu değişiklik, özellikle bankada parası olan yatırımcıları doğrudan etkileyecek. Yeni düzenlemeye göre, 6 aya kadar vadeli mevduatlarda stopaj oranı %15’e, 1 yıla kadar vadeli mevduatlarda %12’ye, 1 yıldan uzun vadeli mevduatlarda ise %10’a yükseltildi. Bu artış, mevduat yatırımcılarının net faiz gelirlerini düşürürken, yatırım stratejilerini de gözden geçirmelerine neden olabilir.
FAİZLER YÜKSEK AMA NET GETİRİ AZALIYOR
2024 yılının başlarında mevduat faizleri, enflasyonun üzerinde getiri sunuyordu. Ancak Merkez Bankası’nın faiz indirimleri ve stopaj oranlarındaki artış, mevduatın cazibesini azaltmaya başladı. Piyasada hala %35 ile %49.5 aralığında faiz oranları bulunsa da, stopaj kesintileri sonrası net getiriler düşmüş durumda. Özellikle uzun vadeli mevduatlarda faiz oranlarının daha düşük olması, bu vadeyi yatırımcılar için daha az cazip hale getiriyor.
HİSSE SENEDİ FONLARI VERGİ AVANTAJINI KORUYOR
Mevduat ve diğer bazı yatırım araçlarında stopaj oranları artırılırken, hisse senedi fonlarında %0 stopaj uygulaması devam ediyor. Bu durum, hisse senedi fonlarını vergi avantajı arayan yatırımcılar için ön plana çıkarıyor. Ancak para piyasası, borçlanma araçları ve kıymetli maden fonlarında stopaj oranları %15’e yükseltildi. Yatırımcılar, bu değişiklikler karşısında portföylerini yeniden değerlendirmek durumunda kalabilir.
MEVDUAT YATIRIMCILARI İÇİN YENİ STRATEJİLER
Ekonomist Muhammet Bayram, mevduat faizlerinin hala cazip olduğunu belirtse de, hisse senedi fonlarının vergi avantajı nedeniyle daha karlı hale geldiğini vurguluyor. Ayrıca, Kur Korumalı Mevduat (KKM)’nin 2025 sonunda sona erecek olması, yatırımcıların borsaya ve hisse senedi fonlarına yönelimini artırabilir. Uzmanlar, mevduat sahiplerine kısa vadeli (32 günlük) mevduatları değerlendirmelerini ve hisse senedi fonlarını da portföylerine dahil etmelerini öneriyor.
YATIRIMCILAR İÇİN ALTERNATİF YATIRIM ARAÇLARI
Mevduat stopaj oranlarındaki artış, yatırımcıları alternatif yatırım araçlarına yönlendirebilir. Hisse senedi fonlarının yanı sıra, borsa, altın, döviz ve emlak gibi yatırım araçları da değerlendirilebilir. Özellikle hisse senedi fonları, vergi avantajı ve uzun vadede yüksek getiri potansiyeli ile dikkat çekiyor. Ancak yatırımcıların, risk toleransları ve yatırım hedeflerine uygun stratejiler belirlemesi büyük önem taşıyor.
About Post Author
-
Gündem3 gün ago
Kadın garsonun yüzüne tabakla vurdu
-
Ekonomi3 gün ago
Kira artış oranları belli oldu: Şubat ayında kira zamları ne kadar olacak?
-
Ekonomi2 gün ago
1991-1998- 2001- 2008 arası çalışanların emeklilik tablosu hesaplandı
-
Ekonomi19 saat ago
Hurda araç teşvikinde yeni gelişme
-
Ekonomi18 saat ago
Engelli ve yaşlı maaşları hesaplara yatırıldı
-
Ekonomi5 saat ago
Emeklilerin yeni aylıkları nihayet açıklandı
-
Ekonomi18 saat ago
Bankada parası olanları üzecek haber
-
Ekonomi18 saat ago
Arsa almak mı yoksa ev almak mı mantıklı? Uzmanları net açıkladı
You must be logged in to post a comment Login